Bilinçlilik sorusuyla bilimsel olarak uğraşmanın güçlüğünü, ünlü "bedensel değişiklikler heyecan verici gerçeğin ALGILANMASINI doğrudan izler ve aynı değişikliklerin bizdeki hissedilişi duygu olarak ortaya çıkar"²⁷ ifadesinde William James'in de ileri sürdüğü gibi erken dönem araştırmacılar, duygusal bilginin akışında üçüncü bir versiyon önerdiler. James afektif hislerin, çeşitli acil durumlar tarafından başlatılan birçok enerjik bedensel tepkinin bilişsel yorumlanması sonucunda oluştuğunu öne sürdü. Diğer bir deyişle, ondan uzaklaşmak için koşmaya başladığımız için bize yaklaşan bir ayıdan korkarız. Bu görüş akademik psikolojide çok popülerlik kazanmasına rağmen, daha önceki tüm görüşler gibi, beyin altyapılarının [substratların] tüm karmaşasını tanımada başarısız olmuştur. James zamanında, sezgilere karşıt olsa da mantıksız olmayan bir görüş olarak, beyinde henüz bilmediğimiz bir viseral-duygusal sinir sistemi olduğunu öne sürdü. Örneğin, James-Lange kuramının modern sürümü, duygusal hislerin beynin korteks altı alanlarındaki temel duygu devrelerinin etkinliklerinin yüksek serebral okumasını yansıttığını önermektedir ama bu görüş psikolojide yeterinde gelişmemiştir.
James, W. (1884). What is an emotion? Mind 9:188-205. s. 189-190'da dile getirilmiştir.
Tekrarlanması oldukça zor olan bir dizi ünlü çalışma şu makalede ele alınmaktadır: Schacter, S., & Singer, J. E. (1962). Cogııitive, social, and physiological determinants of emotional state. Psych. Rev. 69:379-399.