8.11.1938 Salı Atatürk'ün son yiyebildikleri...
Saat- Gram Cinsi Dakika ________________________________ 06.00 150 Sütlü kahve 6 kaşık glikoz 08.25 150 Sütlü çay 5 kaşık glikoz 11.05 150 Yulaf poriç 13.05 150 Süt 6 kaşık glikoz 15.10 150 Çorba 17.15 150 Elma suyu 4 kaşık glikoz 18.35 - 1 buz 900 YEKÛN
Sayfa 273 - Turkuvaz Kitap
Alparslan Türkeş Yurda Dönüyor: 13 Kasım tasfiyesiyle yurt dışına sürgün edilen Türkeş ve arkadaşlarına dönüş izni çıkmıştı. Türkeş Avrupa'da arkadaşlarıyla, nasıl hareket edeceklerine dair bazı görüşmeler yaptıktan sonra Üsküp ve Selanik üzerinden Türkiye'ye döndü. Numan Esin'le birlikte Kapıkule'den giriş yaptı. Tarih 22
Reklam
Dakikaları icat eden Babillilere her dakika sövüyorum. Zamana bağlanan her şeye sövüyorum ama çiçek saatleri hariç, ne bileyim. Mesela 13, on üçüncü saati, saatle sınırlandırılmamış nihai vahşi saati simgeliyormuş. Bu yüzden uğursuz diye anılıyormuş. Oysa son denilen şeyin de sonrasının olması fikrinde bir uğursuzluk olduğunu düşünmüyorum. 13 sayısını öz evladım gibi seviyorum. Bunun konumuzla olan ilgisini anlatamasam da ben ayrılmak istiyorum Osman.
Son dakika!
13 haberlerini sunmak için tekrar karşınızdayız. Ülkemizin yaşadığı krizden dolayı her geçen gün yeni bir eylemle karşılaşmaya alıştık. Bugün de çocuğunun kitap, defter ihtiyacını karşılayamayan bir baba zorla bir yayınevine girip önüne gelen kitapları toplayarak yol ortasında eylem yapmaya başladı. Söz konusu kişi boğaz köprüsünün üstünde
Ayasofya!
Ayasofya, her zaman şeriatçıların bir bahanesi ve kavga nedeni oldu. Neydi Ayasofya'nın önemi? Bu kavga daha ne kadar sürecekti? Bu soruların yanıtını biraz daha net alabilmek için tarihe bakmak gerekiyor. Ayasofya, 24 Ekim 1934'te, Atatürk'ün emri ve Bakanlar Kurulu Kararıyla müzeye çevrildi. Aradan geçen 60 yıl boyunca,
Sayfa 94 - Toplumsal Dönüşüm Yayınları /3.Baskı 2010Kitabı okudu
Dakikaları icat eden Babillilere her dakika sövüyorum. Zamana bağlanan her şeye sövüyorum ama çiçek saatleri hariç, ne bileyim. Mesela 13, on üçüncü saati, saatle sınırlandırılmamış nihai vahşi saati simgeliyormuş. Bu yüzden uğursuz diye anılıyormuş. Oysa son denilen şeyin de sonrasının olması fikrinde bir uğursuzluk olduğunu düşünmüyorum. 13 sayısını öz evladım gibi seviyorum.
Reklam
Dakikaları icat eden Babillilere her dakika sövüyorum. Zamana bağlanan her şeye sövüyorum ama çiçek saatleri hariç, ne bileyim. Mesela 13, on üçüncü saati, saatle sınırlandırılmamış nihai vahşi saati simgeliyormuş. Bu yüzden uğursuz diye anılıyormuş. Oysa son denilen şeyin de sonrasının olması fikrinde bir uğursuzluk olduğunu düşünmüyorum. 13 sayısını öz evladım gibi seviyorum.
Dakikaları icat eden Babillilere her dakika sövüyorum. Zamana bağlanan her şeyi sövüyorum ama çiçek saatleri hariç, ne bileyim. Mesela 13, on üçüncü saati, saatle sınırlandırılmamış nihai vahşi saati simgeliyormuş. Bu yüzden uğursuz diye anılıyormuş. Oysa son denilen şeyin de sonrasının olması fikrinde bir uğursuzluk olduğunu düşünmüyorum. 13 sayısını öz evladım gibi seviyorum.
Tanıdık Geldi
“Ağızlarından bir dakika önce çıkan sözleri bir dakika sonra inkar ederek gerçekleri altüst eden bu adamlar karşısında durmak neredeyse hayal gibi görünüyordu.”(Kavgam)
Uçta olarak sınıflandırılabilecek bir çalışmada, on bir diyabet hastası sekiz hafta boyunca son derece meşakatli ve düşük kalorili (günde sadece 600 kalori aldıkları) bir rejimi sekiz hafta boyunca sürdürmüşlerdir. 600 kalori gerçekten pek çok kişiyi zorlayacak, aşırı bir rejimdir (günde iki tane tonbalıkli sandviçe denk gelmektedir). Fakat iki ay
Sayfa 380Kitabı okudu
101 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.