Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Tek bir sırdaşım var, gecenin suskunluğu; niçin mi sırdaşım? çünkü susuyor
Gerekçe, aslında tuhaf bir şey; tüm şevkimle baktığımda, yeri göğü yerinden oynatabilecek kadar müthiş bir gereklilik boyutuna yükseliyor da, içimde şevk yoksa, ona haince tepeden bakıyorum. - Beni yardımcı profesörlük görevimden istifaya sevk eden asıl gerekçenin ne olduğu üzerinde uzun süredir kafa yoruyorum. Şimdi düşününce, bu görev tam bana göreymiş gibi geliyor. Bugün birden kafama dank etti; tek gerekçe, kendimi o görev için biçilmiş kaftan saymamda yatıyordu. Eğer o göreve devam etseydim, kaybedeceğim çok şey vardı ama kazanacağım hiçbir şey yoktu. Dolayısıyla, oradan ayrılıp, gezgin bir tiyatro kumpanyasına katılmayı uygun buldum, şu gerekçeyle: bu işte hiçbir yeteneğim yoktu, demek ki kazanacağım çok şey vardı.
Reklam
Benim için hiçbir şey, anımsamaktan daha tehlikeli değil. Belli bir yaşam koşulunu bir defa anımsadım mı, koşul kendiliğinden sona eriyor. Ayrılıklar aşkı canlandırır denir ya, pek doğru, lakin salt şiirsel bir anlamda canlandırıyor. Anılarda yaşamak, aklın hafsalanın alabileceği en mükemmel yaşam. Anılar, gerçeklikten çok daha fazla bir doygunluk hissi uyandırıyor, ve hiçbir gerçekliğin sahip olmadığı bir rahatlık ve güvence var onlarda. Zira anımsanan bir gerçeklik, çoktan sonsuza karışmış, dolayısıyla artık hiçbir zamansal önem taşımıyor.
Asıl haz, haz alınan şeyde yatmıyor; onu fikren arzulamada yatıyor. Hizmetimde naçiz bir cin olsaydı da, bir bardak su getirmesini emrettiğimde, o bana onun yerine, dünyanın en değerli şaraplarını bir kadehde karıştırırak hazırladığı leziz karışımı sunsaydı, onu kovardım, ta ki hazzın, neden haz aldığımda değil, istediğimi elde etmede yattığını öğrenene dek.
Hayatın anlamı ne olabilir acaba? İnsanları iki ana gruba ayırırsak, bir grubun yaşamak için çalıştığını, diğerininse böyle bir gereksinimi olmadığını söyleyebilirdik. Lakin yaşamak için çalışmak, hayatın anlamı olamaz, çünkü habire koşullara uymanın, hayatın anlamı sorusuna cevap teşkil etmesi, ilkinin sayesinde koşullandırılacağından dolayı, bir ikilem oluşur. Diğer taraftan, öbür gruptakilerin hayatı da genel olarak, koşulları çiğnemeksizin hiçbir anlama sahip olamaz. Hayatın anlamı ölmek desek, bu da aynı şekilde bir ikilem görüntüsü arz ederdi.
Bir tiyatronun kulisinde yangın çıkmıştı. Bir soytarı sahneye çıkıp seyircileri durumdan haberdar etti. Herkes de şaka söylüyor sandı, bir alkış koptu; soytarı yine aynı şeyi tekrarladı; alkışlar daha da arttı. Ben dünyanın da işte böyle, söylenenin bir şaka olduğunu sanan cin fikirli şaka severlerin sıradan alkışları altında yerle bir olacağını düşünüyorum
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.