Dostoyevski bir zamanlar, insanın yaptığı yanlışlardan en büyüğünün, başkalarına gülünç gelmekten korkmak olduğunu söylemişti.
Sayfa 127 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Bizler şimdi biliyoruz ki kişi sadece ve sadece kafasından geçenlerin peşinden gittiği, yaşadığı gibi inandığı, inandığı gibi yaşadığı sürece etkili olabilir.
Sayfa 127 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Ümitsiz insanlar gibi kendi kendilerinden şikayet ediyorlar. "Bizler 'machines a oublier' unutma makineleriyiz. İnsan öyle bir yaratıktır ki biraz düşünür, çok unutur."
Sayfa 149 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Yaşananlardan oluşan duygular sınırlar tanımaz,halkların da üzerindedir. O, sadece kutsal kaynağını tanır: İnsanlığı.
Sayfa 149 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Biz bu devirde Acun'un programlarındaki insanların başarılarını konuşuyoruz.
Kişiyi etkileyen her şeyin nedenlerini bilmek gerekir. Her başarı ruhsal bir gerçeğin aynasıdır, duyguların gereksinimini anlatır, sorulmamış soruların yanıtını verir, topluma dair, görüşlerini anlatır. Bu nedenle de toplumdaki başarılar, ruhsal değişimlerin belirtilerini yansıtıkları için günümüz psikolojisinde değerlidir.
Sayfa 140 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Bizler bir ulusun etkili insanlarıyla o ülkeyi, bir dönemin başarılarıyla o dönemi daha yakından tanırız. Rousseau'nun Toplum Sözleşmesi'nde devrimi, Goethe'nin Werther'inde romantiği, Turgenyev'in Babalar ve Oğullar'ında nihilizmi.
Sayfa 140 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Kötü haberlere umut dolu haberlerden daha kolay inanılır.
Sayfa 154 - Tekin YayıneviKitabı okudu
"Sessizliği, geceyi, ifade edilemeyeni yazdım."
(Rimbaud)
Sayfa 268 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Çocuklarının bağımsız ve yetişkin insanlar olduğunu en son kavrayanlar anne babalarıdır.
Sayfa 198 - Tekin YayıneviKitabı okudu
Schopenhauer anlatır: Çok insan topluluğu görmüş tanımış bir gezgine sorarlar，bu insanlar arasındaki ortaklık nedir，diye.Adam yanıt verir:Tembellik.Gerçekten de çok az kişi，yeni bir şeyin üzerinde çalıştıktan，iyice düşünülüp açıklığa kavuşturulduktan sonra önlerine konmasını beklemez.Bu sabırsız azınlık hemen araştırmaya başlar.
Sayfa 52 - Yordam kitapKitabı okudu
Tekdüze bir dünya.Son yıllarda yaptığım değişik gezilerde kimi ezgilerle mutlu oldum，fakat dünyadaki tekdüzelik karşısında da ürperti duydum.Yaşam tümüyle değişiyor，her şey birbirine benzemeye başlıyor;kültür bile bir düzene sokuluyor，tekdüze bir hale geliyor.Her topluma özgü gelenekler unutuluyor，kısmen yitiriliyor，giysiler bile üniformaları andırmaya başlıyor，alışkanlıklar uluslararası oluyor.Ülkeler sanki iç içe geçiyor，insanlar belli bir şemaya uygun çalışıp yaşıyor，kentler de dış görünüşleriyle birbirlerine benzemeye başlıyor.
Sayfa 89 - Yordam kitapKitabı okudu
Ve yürek，o bütün dünyanın sevincini，mutluluğunu özlüyor，sadece kendi mutlu olursa utanıyor.Umursamazlıktan nefret efiyor，fakat hüzünlü olmaktan da.Çünkü biliyor hüzünlenmenin kimseye bir faydası olmadığını.Biliyor.Coşkulu insanların arasında tek başına kalıyor ve onların neşesini özlüyor.Pırıl pırıl bu doğanın ve soğuk yüreklerin ortasında kendini çok yalnız hissediyor.
Sayfa 120 - Yordam kitapKitabı okudu
Fakat ölümlü olan sadece insanlardır，hiçbir zaman düşünceler değil!Sanki insanlığın ölümsüz ruhu gibi onlar da bireylere ve uluslara yerleşirler，yeni yeni insanlarla sürer giderler; ta ki günün birinde gerçekleşene kadar.
Sayfa 123 - Yordam kitapKitabı okudu