yazımyanlışı
@synn
Ve hep olmayacak şeyler kurarım.
Gülünç, acemi, çocuksu...
792 okur puanı
Nisan 2018 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
Dil ile bilinç birbirinden ayrı düşünemeyeceğimiz kadar sıkı ilişki içinde kavramlar. Sadece dil ile düşünmüyoruz; düşünme biçimimiz de dil ile şekilleniyor, dil durumu ve düşünceyi belirliyor. Dil düşünceyi yaratıyor, düşünce de dili. Kültürün dili, dilin kültürü yarattığı gibi.
Yeryüzü eril, yeraltı dişildir. Gündüz eril, gece dişildir. Beden eril, psişe dişildir. Bilim eril, felsefe dişildir. Bakmak eril, görmek dişildir. Sözcük eril, anlam dişildir.
Çocuklarla ilgili düşüncelerimiz, kendilerini gerçekleştiren kehanet gibidir. “Hiç sevilecek bir çocuk değil.” mi diyorsunuz: çocuğu sevin ve çocuk sevilecek bir insana dönüşecektir kendiliğinden.
Okur Takip Önerileri
Çocuk için ayna, ona bakım veren kişinin yüzüdür. Bu kişi çocuğu nasıl görüyorsa çocuk da kendisini öyle görmeye başlar. Kendisini, bakım verenin ona bakışı üzerinden inşa eder.
“Ben gizli bir hazine idim, bilinmek istedim,” mealinde kutsi bir hadisi gibi; her birimiz bir hazine potansiyeli olarak doğuyoruz ve o potansiyel bilinmek, görülmek, bu yolla açığa çıkmak ve kendisini gerçekleştirmek istiyor.
Çocuk biz ondaki iyiliği, güzelliği, zekayı, yeteneği ne kadar fark eder, görür ve gördüğümüzü ona hissettirirsek o kadar iyi, güzel, zeki, yetenekli olur. Yani çocukta “olmak üzere” bekleyen her şey, yetişkinin bakışıyla ortaya çıkar. Tüm potansiyeller o bakışla serpilip gelişir, eyleme döner.
Winnicottçı bakış açısı
Sevgi görmeyen (fark edilmeyen) bebeklerin ölmesi hakkında…
Bebek “Görülüyorum, o halde varım,” diye düşünür.
Psikoloji, edebiyattan doğmuştur.
Nöroloji bilimi, tepkilerimizin sadece yüzde beşinin bilinçli olduğunu ortaya koyuyor.
“İnsan, olma arzusudur.” 
Jean-Paul Sartre
Sevgili Çocuk,
Annen, baban, öğretmenin, herkes ama herkes hata yapabilir. Kimi zaman, bu hatayı sana karşı yapabilir, seni yanlış yönlendirebilirler. Sana gösterdikleri yol doğru yol olmayabilir. Evet, herkes ama herkes hata yapabilir.
