Elif

Elif
@tEliff
Sen varken nasıl ümitsiz olabilirim?
Reklam
Fırtınaya karşı herkes penceresini kapar. Sen sonuna kadar aç kaptan!
Sayfa 75
Ya topla yaralı kırlangıçları Ya da bu vefasız şarkıyı bitir Özgürlüğe giden tutsaklar gibi Siyah gözlerine beni de götür

Reader Follow Recommendations

See All
Deniz bana dedi ki: Derin olmak kolay değil. Kolay değil tonlarca yükü taşımak.
Ben bir aziz değilim Rüveyda, anlasana
Reklam
Sen ölmedin Rüveyda; at vuruldu; ben öldüm
Ölümü sürekli aklında tutan adama her şeyi satamazsın ki
Anlaşılmak için zaman gerekir, zaman ve mekân.
Ruh istiyor ki kendi hikayelerini anlatabilsin.
Algı ve ifade, bedenden azat oluyor. Böylece şeylerin yakınlığı bize dokunmuyor. Başka bir insana, bir kuş sesine, sabah güneşine değemiyoruz. Hız tabiata içkin olan güzelliği görmemizi engelliyor. Bedenlerimiz bu hıza programlı olmadığı için çözünmeye başlıyor
Reklam
Güzellik ancak onu durup temaşa edecek zamanınız varsa size bir şey söyleyebilir.
Soyluluk ötekini işitebilmekten yapılma bir mücevherdir. Soylular, kalplerini bir mücevher gibi taşıyan ve kalpleriyle düşünen insanlardır. Bu ülkenin en soylu insanları, diğerlerinin acısını içinde en çok hissedenlerdir.
Sayfa 244Kitabı okudu
Tepelerde ağaçlar vardır yalnız. Bir yolculukta fark ederiz onları. Hele kelepçelemişse dallarını kış. Kar hapsine çarpılmışlarsa ebedi. Penceremize düştüğünde suretleri o vakit, kaskatı kesilip donarlar. gölgeler birleşip Büyük Gölge'ye çağırana kadar bizi. Ebeleyip ruhumuzu kaçmak isteseler de yeniden tepelere. O donmuş suret hep penceremizde kalır. Ta ki güneş itildiği bulutların arkasından çıkıp düşürene kadar resmi. Ta ki ağaçlar sırtlarını yaslayana kadar güneşe. Ta ki Ta ki madalya takmak için dostlarımızdan boyunlarını eğmelerini istemediğimizde.
Sayfa 62
Güneşi olmayanın gölgesi de yoktur.
Sayfa 61
"Aramakla bulunmaz fakat bulanlar arayanlardır." Bayezid-i Bistami
Sayfa 34
Akıl atını çatlatarak öldürenlere deli, akıl atı çatlamak üzereyken dizginleri aşkın eline verenlere meczup dersem kınar mı beni sözlükler. Kınasınlar. Ben de onları kınıyorum. Kınamakla kalmıyor, sözlüklerden kaçıp deliler gibi koşturan kelimelerin arkasından gülümsüyorum.
Sayfa 50
Reklam
Aklın heykelini diktiler öldükten sonra. Ve bir hayalet olarak yaşamasına izin verdiler bahçelerinde.
Sayfa 39
Ah bu rüzgar, bu üşüten yalnızlık...
"Ay göründü. Yine ay göründü. Bizim olan ay göründü. Bizi kendinden sayan ay. İnsanın uyanış ayı göründü. Ruhun diriliş ayı."
"Yok, sen usulca yürü, koşma. Fısılda ama bağırma. Kederin garibi ol sen. Görünmeyen kapı sana açılacaktır. Semaya bak."