Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Refah nedir ki?
"İnsan refahının sağlanamadığı bu dünyada, hayvan refahından söz etmek ne kadar gerçekçiydi."
Reklam
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı..
Bitkisel üretim ile hayvan yetiştiriciliğinin bir arada yapıldığı işin adı olan tarımdan ısrarla hayvancılık ayrılarak, bakanlık kelimesine eklenmesi tarımın şirketlendirilmesinden başka bir şey değildir. Çünkü bitkisel üretim ile hayvan yetiştiriciliğinin bir arada yapılabilmesi, çıktılarının birbirine kullanılabilmesini sağlayacağından, çiftçileri üretim girdilerinde şirketlere bağımlıktan kurtarır. Bitkisel üretim ile hayvancılığın birbirinden ayrılması şirketleri temin edici olarak devreye sokar. Çiftçi ve doğa birlikte şirketler tarafından acımasız bir sömürüye tabi tutulur. Gıdanın besin değeri düşer, ayrıca sağlıksız üretim girdileriyle elde edilecek olan gıdalar sağlıksız olacağından, insan sağlığı risk altına girer.
Sayfa 30 - III. Baskı: İstanbul, Mayıs 2020 - Yeni İnsan Yayınevi
Anadolu'nun toplumsal farklılıklarının da temelinde yatan iklim ve coğrafi farklılıkları, her yerde üretimi yapılabilecek bir buğday çeşidini benimsemediği gibi, her yerde uygulanmak üzere idealize edilmiş politik düşünceleri de benimsemiyor.
Sayfa 62 - III. Baskı: İstanbul, Mayıs 2020 - Yeni İnsan Yayınevi
"Esir hayvanlar insanlara besin olmaktan çok zehir olmuştur."
Yüce dağ başında yıldız kervanı İndim ak göğsüne ecel zamanı Sildim gözlerinden dünya yaşını Çalındım çırpındım yokmuş dermanı Yürüdüm yürüdüm varmadı yolum Tükendi gökyüzüm kapandı günüm Açsam mezarını alıp getirsem Yattığı yerlere toprak olduğum
Sayfa 106 - Erbaş 2016Kitabı okudu
Reklam
"Doğa ve hayvan dostu tarım anlayışını öne çıkartmak gerekiyor. ........ Kısacası 'gıda egemenliği' önemsenmelidir.
Endüstriyel gıda zinciri, dünya genelinde tarım arazilerinin %75’inden fazlasını, tarımsal suyun %80 kadarını, fosil yakıtların da %90 kadarını kullanırken, dünyadaki insanların %30’undan daha azına yiyecek sağlar. Köylü gıda ağı ise kaynakların %25’inden daha azını kullanarak dünya nüfusunun %70’inden fazlasını besler.
Sayfa 236Kitabı okudu
Ak koyun Kara koyun belli oluyor, vardır bunda da bir hayr
🔴 Mustafa İslamoğlu, Ayşe Hür, Fatma Yavuz, Hüda Kaya, İsrafil Balcı, Cemil Kılıç, Mehmet Azimli, Mustafa Öztürk ve Nazif Ay’ın da aralarında bulunduğu 35 yazar, “Nikahsız ilişki zina olmaz” diyen İhsan Eliaçık’ın yazdığı tefsir kitabının yasaklanmasına karşı hazırlanan bildiriye imza attı. Tam liste şöyle: A.Faruk Ünsal, Ahmet Özkaya, Ali Yanan, Ayşe Hür, Berrin Sönmez, Cemil Kılıç, Cihangir İslam, Demir Küçükaydın, Erdoğan Aydın, Eren Erdem, Fatma Akdokur, Fatma Yavuz, Fehim Işık, Güven Akıncı, Hamdi Tayfur, Hidayet Şefkatli Tuksal, Huda Kaya, İbrahim Sediyani, İlhami Güler, İslam Özkan, İsrafil Balcı, Levent Gültekin, Lütfi Özşahin, Mehmet Azimli, Murat Menteş, Mustafa İslamoğlu, Mustafa Öztürk, Nazif Ay, Neval Sultan, R. İhsan Eliaçık, Sedef Kabaş, Tayfun Atay, Ümit Aktaş, Veysi Dündar
Hal Yasası çıkartıldı. (5957 sayılı kanun, 26 Mart 2010 tarih ve 27533 sayılı Resmi Gazetede yayınlandı.) Çıkarılan eski hal yasası da yeni hal yasası da çiftçileri üretimden pazara kadar uzanan sürece egemen kılmıyor. Tersine çiftçilerin binbir güçlükle yetiştirdiği ürünlerine bir tür yok pahasına el konulmasıdır. Harcadıkları emeğin karşılığını alamadan ürünlerini alan tüccarlar aynı ürünleri 4-5 bazen altı katı fiyatla tüketicilere satabilmektedir. Yani düzenlemeler çiftçilerin ürettiği ürünlerin katma değerini arttırmıyor. Aracılara kazandırıyor.
Sayfa 29 - III. Baskı: İstanbul, Mayıs 2020 - Yeni İnsan Yayınevi
Reklam
Doğa ve insan dostu tarım anlayışını öne çıkarmak gerekiyor. Yerel üret, yerel tüket anlayışı, kooperatifçilik ve toplum destekli tarım modelleri desteklenmeli. ... Kısacası "gıda egemenliği " önrmsenmelidir.
Kaliteli bir yaşam tarzı; özgürlük ve aidiyet duygusu gibi bazı insani temel ihtiyaçların mümkün olduğunca karşılanmasını gerektirir. Bu asla üretimin ve tüketimin maksimum seviyelere çıkarılması anlamına gelmez.
Neyi, nereyi ve nasıl aydınlatmak istiyoruz? Ve tabi ki neden?
Günümüzde kişisel istek ve çıkarların baskısı altında, düşünmekten ziyade yaşamakla ilgiliyiz. Düşünmeye, tartışmaya ve akıl yürütmeye kimsenin zamanı yok, belki de modernliğin şifresi burada gizlidir.
Ne yazık ki "toplumları besleyemeyiz" yalanıyla endüstriyel tarım ve hayvancılık modelleri öne çıkartılmaktadır. Bu kapitalist tarım yöntemi çağımızda ortaya çıkan kronik hastalıkların başlıca nedenidir. (Prof. Dr. Kenan DEMİRKOL)
Sayfa 13 - III. BASKI: İstanbul, Mayıs 2020 - Yeni İnsan Yayınevi
41 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.