"O günde Rab, Abraham'la ahdedip dedi: Mısır ırmağından büyük ırmağa, Fırat ırmağına kadar bu diyarı, Kenileri ve Kenizzileri ve Kadmonileri ve Hittileri ve Perizzileri ve Refaları ve Amorileri ve Kenanlıları ve Girgaşileri ve Yebusileri senin zürriyetine (soyuna) verdim." Tekvin/15 - Tevrat (Vadelmiş Topraklar) Uluslararası Hukuk'u hiçe saydıran, insan hakları ve hürriyetlerini görmezden geldiren Tevrat ayetleri yukarıdadır. Bu, İsrail'in şeriatıdır. Bir dinin, şeriatla radikalleştiğinde toplumları, akıldan ve düşünmekten ne kadar uzaklaştırdığına şahit oluyoruz. Herkesin inancı kendine doğru! Başkalarının ki yanlış fakat sadece bizimki doğru! Şu unutulmamalı ki; çatışmayı, gözyaşını ve akan kanı inançlar durduramaz. Çünkü inanan bir beyin uyuşmuştur. Düşünsel ve sorgusal alanı durmuş bir beyinle çok ta fazla bir diyalog kurmak mümkün değildir. Birgün, bütün inançların yerini tamamıyla bilim ve aydınlanmanın alacağına dair şüphem yoktur. Fakat bu, daha fazla çocuk ölmeden, kadınlar ve zayıflar eziyet çekmeden gerçekleşmeli artık. Biz beynimizi bir inancın kölesi yaparsak eğer, önce kendimizi, sonra yaşadığımız ülkeyi hatta tüm dünyayı kurtaracak büyük bir potansiyeli köreltmiş hatta öldürmüş oluruz. #emraah
Başlangıçta, Tanrı, göğü ve yeri yarattı. (Tekvin 1:1)
Reklam
Evlilik
EVLİLİK KADER MİDİR? Kader ve kaza, Allah’ın ilim, irade, kudret ve tekvin sıfatlarının zorunlu bir sonucudur. Allah, kullarına hayrı da şerri de serbestçe seçecek şekilde bir irade vermiştir. İnsan, bu iradesiyle hayır ve şerden dilediğini seçebilmekte, kulun seçtiğini de Allah yaratmaktadır. Bundan ötürü kul, iradesini sarf ettiği işlerden sorumludur. Kişi sorumluluktan kurtulmak için “Allah böyle takdir etmiş” diyemez. Çünkü O’nun ezeldeki ilim ve takdiri, kulun iradesini belirli bir yerde kullanmasını gerektirmez. Aksine Allah, kulunun iradesini ne yönde kullanacağını bildiği için takdirini o yönde yapmıştır. Kader ve kazaya güvenip çalışmayı bırakmak, olumlu ya da olumsuz sonuçların önlenmesi için sebeplere sarılmamak bu anlayışa uygun düşmez. Allah, her şeyi birtakım sebeplere bağlamıştır. İnsan bunları yerine getirirse Allah da o sebeplerin sonucunu yaratacaktır. Bu da ilahi bir kanundur ve kaderdir. Dolayısıyla evlilik kişi iradesine bağlı olan kaderdir. Yani kul istemiş Allah da takdir etmiştir. Diyanet İşleri Başkanlığı
#EVLİLİK KADER MİDİR? 23 Zilkade 1445 Bir kadın, şu dört şey için nikâhlanır: Malı için, soyluluğu için, güzelliği için yahut da dindarlığı için. Siz dindar olanını tercih edin ki eliniz dert görmesin. (Buhârî, Nikâh, 15) #Kader ve #kaza, Allah’ın ilim, irade, kudret ve tekvin sıfatlarının zorunlu bir sonucudur. #Allah, kullarına hayrı da şerri de serbestçe seçecek şekilde bir irade vermiştir. İnsan, bu iradesiyle hayır ve şerden dilediğini seçebilmekte, kulun seçtiğini de Allah yaratmaktadır. Bundan ötürü kul, iradesini sarf ettiği işlerden sorumludur. Kişi sorumluluktan kurtulmak için “Allah böyle takdir etmiş” diyemez. Çünkü O’nun ezeldeki ilim ve takdiri, kulun iradesini belirli bir yerde kullanmasını gerektirmez. Aksine Allah, kulunun iradesini ne yönde kullanacağını bildiği için takdirini o yönde yapmıştır. Kader ve kazaya güvenip çalışmayı bırakmak, olumlu ya da olumsuz sonuçların önlenmesi için sebeplere sarılmamak bu anlayışa uygun düşmez. Allah, her şeyi birtakım sebeplere bağlamıştır. İnsan bunları yerine getirirse Allah da o sebeplerin sonucunu yaratacaktır. Bu da ilahi bir kanundur ve kaderdir. Dolayısıyla evlilik kişi iradesine bağlı olan kaderdir. Yani kul istemiş Allah da takdir etmiştir. Dünya Sigarayı Bırakma Günü #diyanettakvimi
#takvim
Diyanet Takvimi Ön Yüz: Dünya Sigarayı Bırakma Günü Bir kadın, şu dört şey için nikâhlanır: Malı için, soyluluğu için, güzelliği için yahut da dindarlığı için. Siz dindar olanını tercih edin ki eliniz dert görmesin. (Buhârî, Nikâh, 15) Diyanet Takvimi Arka Yüz: EVLİLİK KADER MİDİR? Kader ve kaza, Allah’ın ilim, irade, kudret ve tekvin sıfatlarının zorunlu bir sonucudur. Allah, kullarına hayrı da şerri de serbestçe seçecek şekilde bir irade vermiştir. İnsan, bu iradesiyle hayır ve şerden dilediğini seçebilmekte, kulun seçtiğini de Allah yaratmaktadır. Bundan ötürü kul, iradesini sarf ettiği işlerden sorumludur. Kişi sorumluluktan kurtulmak için “Allah böyle takdir etmiş” diyemez. Çünkü O’nun ezeldeki ilim ve takdiri, kulun iradesini belirli bir yerde kullanmasını gerektirmez. Aksine Allah, kulunun iradesini ne yönde kullanacağını bildiği için takdirini o yönde yapmıştır. Kader ve kazaya güve- nip çalışmayı bırakmak, olumlu ya da olumsuz sonuçların önlenmesi için sebeplere sarılmamak bu anlayışa uygun düşmez. Allah, her şeyi birtakım sebeplere bağlamıştır. İnsan bunları yerine getirirse Allah da o sebeplerin sonucunu yaratacaktır. Bu da ilahi bir kanundur ve kaderdir. Dolayısıyla evlilik kişi iradesine bağlı olan kaderdir. Yani kul istemiş Allah da takdir etmiştir. T.C. Cumhurbaşkanlığı Diyanet İşleri Başkanlığı
Tarih, kocaman yalanların perspektifiydi. Şimdi ve gelecek gibi. Bükülgen idraklerin cephelendirdiği mahiyetlerin doyum sağladığı her ne varsa; tasavvurları tekdüzeliğe mahkum etmek için vardı. Tebliğini sağlayacak tahassürü, tekvin etmeyi dahi bulamayacak varsanılar artık.
Reklam
125 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.