Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.31
Kitabın arkasindaki haritayi sürekli göz önünde tutmak gerekiyor, fotoğrafını çekip telefondan bakarsanız kitabı okumak daha rahat olur. Bir de dipnotlar çok küçük yazıldığı ve kitabın neredeyse yarısını kapladığı için gözümü çok yordu. Elektronik kitap olarak okuma şansım olsaydı kesinlikle onu seçerdim. Bunlar dışında kesinlikle titizlikle hazırlanmış çok güzel bir eserdi. Emeği geçen herkese teşekkürler
Kitap içinde barındırdığı isimlerden dolayı kafa karıştırabilir çünkü komple bir dünya okuyorsunuz, içinde yarım bırakılmış hikayeler de var fakat bunların bir önemi yok, kendinizi kitapta geçen isimlere değil de kitabın akışına bırakırsanız ne kadar güzel ve büyüleyici bir eser okuduğunuzun farkına varırsınız, ben ara ara telefondan açtım kim kimin soyundan geliyordu diye baktım. Sıradaki kitap Hurin'in çocuklarını okumadan evvel bitireceğim iki adet kitap var, okumayanlara, okumak isteyenlere tavsiye ederim.
512 syf.
7/10 puan verdi
Selam nasılsınız?
Telefondan kitap okumak istiyordum bunun için wattpade baktım ve bu kitabı buldum. “tanıdığımı sandığım insanlar aslında başkaymış.” sözü beni kendine çekti. Sadece 16 bölümü vardı ama bir bakayım seversem kitabını da alırım dedim kendi kendime. İkinci kitabının da basılmasını istiyorum ve yazardan ikinci kitabın basılıp basılmamasının ilkinin satışına göre olduğunu duymuştum yanlış hatırlamıyorsam. O yüzden aldım. İlk yarısına nazaran gittikçe bilim kurgu polisiye olmaya başladı. Hoştu. Güzeldi. Özellikle son bölümünü çook beğendim. En sevdiğim karakter kitaba son bölümlerde dahil olan Emir. Neden bilmiyorum. Olaylara hiç bahsetmedim. İncelemelerde bunlardan bahsedip olay hakkında bilgi vermeyi sevmiyorum. Okurken öğrenmek daha güzel en basit ayrıntı da olsa bence..
Ama şöyle bi bahsedersem:
Zühre bizim ana karakterlerimizden birisi Antalya’da her yaz görüştüğü Giray adında bir arkadaşı var. Bir zaman geliyor bir daha dönmemek üzere Antalya’yı terk ediyorlar geride akrabalarını ve Giray’ı bırakarak. Birbirlerine söz veriyorlar bir gün tekrardan Antalya’da görüşeceklerine dair. Daha çocuklarken.
Bir yaz Zühre 18 yaşına geldiğinde annesi onu Antalya’ya kuzeni Sevim ve dayısının yanına tatile gönderiyor. Ama Zühre’nin karşılaştıkları hayal edemeyeceği kadar farklı şeyler oluyor.
Sanırım biraz kötü yazdım. Saçmalamış da olabilirim.. ama olaylar en basitinden böyle gelişiyor. Şuan normal bir kitap hatta aşk kitabı gibi gelebilir ama tam da öyle değil. Ben gizem ve bilim kurgu kısımları için bitirdim diyebilirim.
Tavsiye ederim.
Fazla söze gerek yok, Neil Gaiman hayranı olduğum halde bu kitabı yarıda bırakıyorum. Daha kitabın ilk sayfalarında içimi bir huzursuzluk kapladı. Uzun zamandır okumak için heyecanlandığım, konusu, karakterleri fazlasıyla ilgimi çeken kitap satır satır beni germeye başladı. Akıcı yazılmış bir kitapta sürekli bir cumleyi bir çok kez okuma ihtiyacı hissettim. Ve daha onuncu sayfada çevirinin tam bir felaket olduğunu anlasam da suçu kendime attım, direndim resmen ıkındım ama kitabı çevirisinin full kusurlu bulduğum için bırakıyorum.
Bu kitabın Niran Elçi'nin çevirdiği kısmını asla okumayın. 3 gündür okuma keyfim nasıl kaçtı anlatamam.
Kitap diziye uyarlandı ve senaryosunu Neil Gaiman yazıyor yine. İlk bölüme bayıldım. Diziyi bitirdikten sonra kitabı bir de orijinal dilinde okuyacağım.
ithaki yayınlarının Niran Elçi'nin benim gibi süper lise mezunu birinin bile yapmayacağı hatalarla dolu skandal çevirisine onay vermesine de pes!!! Belki de kitabın baskısının artık olmamasının sebebi budur.
Şu an telefondan yazıyorum bilgisayarımın başına geçtiğimde çeviriye neden bu kadar kafayı taktığımı örnekleriyle birlikte yazacağım.
Yeni yılın ilk kitabı bir şairden olsun istedim.
Salah Birsel çok iyi bir şair olmasının yanısıra deneme türünde eserleriyle de bilinir ve nedense iyi bir okur olmama rağmen bu değerli edebiyatçıyı ıskalamışım. TRT 2'deki "Kelimeler ve Şeyler" adlı edebiyat programında o kadar çok bahsi geçiyordu ki artık okumak zorunluluk haline geldi. Programdan haberdar olanlar bilir, neredeyse söyleşilerin dördüncü kişisi olarak bile kabul edilmiştir.
Bu arada "Kelimeler ve Şeyler" oldukça seviyeli ve zihin açan bir program. Yaklaşık 160 bölüm yayınlandı ve şimdilerde yeni bölümleri çekilmiyor. Eski bölümler TRT'nin "Tabii" adlı uygulamasında ve Youtube'da mevcut. Bu vesileyle önermiş olayım.
Köçekçeler'e dönersek; kitap kadar güzel ki cepte taşınıp ara ara açıp okumak, üzerinde düşünmek gerektiren türden şiirler içeriyor. Saatlerce kafa yormak gereken üç beş kelimelik dizeler var. Kitabın pdf formatını da buldum ve telefonuma indirdim. (Çok doğru olmadığını biliyorum ama kitabın basılmışını da para verip aldım) İşe gidip gelirken -malûm havalar geç aydınlanıyor- açıp telefondan da okuyorum.
Hep böyle güzel kitaplar okumak dileğiyle herkese sağlıklı ve huzurlu bir yeni yıl diliyorum.
