bir roman okurken ya da bir film izlerken hayatı bir düş uğruna terk ediyorum. bu denli kendimi kaptırmalarım hep bu yüzden.
erkekler kadinlar tarafindan terk edilmis hisseti
mitolojide bunun aciklamasi su
kadinlar onlara ihanet etti ve tanriyi ofkelendirdiler
ve bu psikolojilerine buyuk zarar verdi
hic durup dusunmediler
belki de tanri kadinan ikinizi de uyandirmasini istedi
boylece cennete donebilrisiniz
Yemeyi sevdiğin yiyeceklerin duygusal sebepleri
Ekmeğin içini sevenlerin, sıcak içeceklere, suya düşkün olanların şefkate ve anne sevgisine daha çok ihtiyaç duyan kişiler olabilirken,
Ekmeğin dışını, daha çok sert/çıtır yiyecekleri sevenlerin, soğuk içecekleri vs tercih edenlerin de daha çok baba sevgisine ihtiyaç duyan kişiler olabilir..
Eğer çikolata bağımlısıysan sevgi ihtiyacını bastırdığını ve buna ihtiyaç duyduğunu söyleyebiliriz.
Cips, çıkardığı ses sebebiyle öfkeyi boşaltmak istediğin anlamına gelebilir. Eğer sürekli cips yiyorsan anlaşılma ve onaylanmaya ihtiyaç duyuyor olabilirsin.
Hamur işleri yemeden duramıyorsan, reddedilme ve terk edilme korkunu bastırıyor; rahatlamaya ve mutluluğa ihtiyaç duyuyor olabilirsin.
[Alıntı]
Yüreğim bir zindan da esir
müebbet bir zifiriye mahkum.
Ölüme terk edilmiş yüreğim...
ŞiirZen
Aydınlattın terk edilmiş yüreğimin şehrini
Sokaklarını süsledim güzelliğinle
Seninle gördüm yeniden güneşi
Geceye anlam yükledim
Ve en çokta gece özledim
Vazgeçişim bana kalan hiç bir şeyin olmamasından. Sanki bir hiçliğin ortasındayım. Karanlık bile terk etmiş burayı yalnız koyu bir grilik var. Kollarımı kendine sarmışım. Sanki yokum. Bir bedenim var benden kalan o terk eder yakında burayı.
"okçular tepesini terk eden sahabiler kimdi?”
bu sorunun cevabını hiç kimse bilmiyor. bu bilgi İslam tarihinde de yazmaz. hatta o okçular kimdi bunu çocukları, eşleri de bilmez. çünkü ashâb-ı kiram kimseye söylememiş, saklamış. ağızlarından bu konu hakkında hiçbir şey çıkmamış. hatta ve hatta yıllar sonra cemel, sıffîn gibi hadiselerde birbirlerine ters düştükleri vakitlerde bile “sen zaten uhud’da da tepeyi terk etmiştin!” dememişler. orada dahî birbirlerini hataları ile vurmamışlar. birbiri hakkında konuşmak için en ufak bir fırsatı kaçırmayan, hatta “olanı söylüyorum, benim niyetim temiz” diye nefsini aldatıp ağzından akan kardeşinin ölü etinin kanlarını temizleyeceği en ufak bir fırsatı kaçırmayan ümmetin buradan alacağı çok ders var.
Hayli yorgun bir savaşın sonlarına geldim, ancak hevesim tepeyi zamanından önce terk etti.. Kırgınım bu gidişata.
Alışılmışın çok üzerindeki ölüm oranı, normal cenazeleri imkansız hale getirdi. Ölüleri gömecek kimse bulunamadı. Aileler cesetlerini büyük çukurlara götürmek zorunda kaldılar. Ve üzerleri çok az toprakla kaplı cesetler vardı ki köpekler onları toprağın dışına sürükleyerek şehrin her tarafında yiyip bitirdiler. Herhangi bir ölüm için ağlayan kimse yoktu, herkes kendi ölümünü bekliyordu..Ne bir ilaç ne de başka bir önlem işe yaradı. Toplum çökmüştü, hayatta kalanlar perişan ve neredeyse duygusuz insanlar gibiydi. Terk edilmiş binalar, hayalet kasabalar, istenmeyen bitkilerle kaplanmış tarlalar ve insanların işgal ettiği bölgeleri geri alan ormanlarla dolmuştu..Yaşam şeklimiz çok değişti ve bu, nasıl öldüğümüze de yansıdı..