Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Kendi hikâyenizden sıkıldığınızda, romantik bir kitap okumak iyi gelir.”
Sayfa 298
Artık ondan korkmuyordu ve şu andan itibaren onu düşünmek için bir saniye bile haıcamayacaktı. Yüzleşmesi gereken son bir şey daha kalmıştı. En bü­ yük korkusu. On yaşından beri peşini bırakmayan o korku. Sormaya bile korktuğu o şey. Siyah kotunu, postallarını ve Kıçımı Öp tişörtünü giydi ve dışarıya çıktı.
Sayfa 279
Reklam
Hep hayatının kontrolünü elinde tutmanın tüm problemlerini çözeceğini düşünmüştü. Şimdi ise bu kontrolün, sevdiği kişilerin onu terk etmesini engellemeyeceğini biliyordu. Bunun yerine güvenmeyi öğrenmek onu yüzüstü bırakmazdı.
Sayfa 278
Arkasına baktığında tüm hayatını korkarak geçirmişti. Aynı bir tavşan gibi. Başarısız olacağı korkusuyla gerçekten istediği şeyler için çalışmamış ve peşlerinden koşmamıştı.
Sayfa 277
GECE TUTKUNU
Bir sesi var gecenin yalnız onunlayken duyulan, aşk kokan, yanına çağıran. Sürükleyici bir gizemle yaklaşıp tensel bir alevin tutkuyla sarılması gibi döner etrafımda kırmızılar içinde. Kül rengi bakışlar, dolgun ve pembe hayallerle cezbeder her anımı. Her gece bir gölge gibi kalırım yaşamın bıraktığı izlerde. Sonsuz bir imgeye dönüşür varlığım. Her şeyin birbirine sustuğu zamanın teslimiyet anında umut sözcükleri saklarım sokak aralarına. Her gece alev alır içimdeki adam tutunamadıkça…
Sayfa 108
Şems-i Tebrizi nin 40 kurali
1.kural yaradanı hangi kelimelerle tanımladığımız, kendimizi nasıl gördüğümüze ayna tutar. şayet tanrı dendi mi öncelikle korkulacak, utanılacak bir varlık geliyorsa aklına, demek ki sende korku ve utanç içindesin çoğunlukla...yok eğer tanrı dendi mi evvela aşk, merhamet ve şefkat anlıyorsan, sende de bu vasıflardan bolca mevcut
Reklam
Saf teslimiyet ile tecrübeli tereddüt arasındaki ölümcül çizgi,kusursuz bir cinayette önemini yitirir.
Süfyan-ı Servî şöyle der; "Gökleri demir kaplasa da yağmur yağmasa, yer taş olsa da bitki bitmese, yine de rızık hususunda endişe duymam. Şayet bir talepte bulunursam, imanım yok olur."
Aşık olmak her zaman mümkün olan bir şey değildi. Aşk bir mucizeydi. Kalbinin kapılarını ardına dek açtığında, eğer şanslıysan aşk kapıdan içeri girip yüreğine misafir oluyordu. Aşk, tam teslimiyet istiyordu. Plansız, kuralsız olmalıydı. Üzerinde bir değişiklik yapılmasına müsaade etmiyor ve bir süre sonra da misafir olduğu yürekten ayrılıyordu. Ardından kapanan kapı ve hayal kırıklığının tarifsiz acısı...
Sayfa 21
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.