Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İnsanın hem fiziksel varlığını hissetmeyip hem de capcanlı olması ne tuhaf.
Kimilerinin yaşam deneyimi bizimkilerden öyle başkadır ki onlara deli deriz. Bu işimize gelir. İnsan topluluğunda alacakları yerin sorumluluğunu üstlenmeyelim diye kendimizi rahatlatmak için böyle demeyi yeğleriz.
Reklam
Başkalarının bizimle ilgili algılarının tutsağıyız, diye düşündü. Sisli yaşamlaramızı özgürce yaşayamayan varlıklarız. ... Ölüler ölülerle dans ediyor, diye yazmıştı Wilde. Toz karışıyor tozlara...
Ortak belleğimizin gerçeğini göz ardı edip sanki ateş tek kurtuluşumuzmuş gibi alev alev yandığımız günlere dönmez miyiz her fırsatta?
Yaşamın kişiden beklediği, kişinin dayanma gücünü zorlamasıdır. Hem sınırlarını hem de olanaklarını kabul etmemizi ister bizden, aynı zamanda da sonsuzluk arayışıyla sınırları geçmemizi bekler.
Son birkaç yıldır giderek yolumuzu kesen bir büyük yangını daha fark eder oldum günden güne. Nasıl biçimleneceğini söyleyemem ama, orada, bizi bekliyor, pusuda. Er ya da geç kucağına düşeceğiz. Buysa, içimizde 'DUR!' diye haykıran evrensel sese kulak asmamamız yüzünden.
Reklam
Renkler bombalanıp atılmıştı dünyadan. Sepya, çamurun rengi, savaşın hakim tonu olarak ortaya çıktı. Muharebe manzarayı sepya kılıyordu. Timothy Findley 1915'te "Yılın kendisi sepya ve bulanık görünüyor, resimleri gibi çamurlu," diye yazıyordu.
KURGUDA PSİKİYATRİ - OKUMA LİSTESİ -
Hazırlamaktan en çok keyif aldığım listelerden biri 💞 Keyifli okumalar ✨ • Yasemin Adam (Unica Zürn) • Sana Gül Bahçesi Vadetmedim (Joanne Greenberg) • Sırça Fanus (Sylvia Plath) • Mrs. Dalloway (Virginia Woolf) • Sudaki Yüzler (Janet Frame) • Guguk Kuşu (Ken Kesey) • Divan (Irvin D. Yalom) • Öteki / İkiz (Fyodor Dostoyevski) • Ölümsüzlük ve
Phoebe, "Klinikte Bay Pilgrim'ın yanında kalıp ona orada bakacak mısınız, ne dersiniz?" diye sordu. "Galiba," diye yanıtladı Forster. Phoebe, "Aklından zoru olan kimselerin bulundukları bir yerde işim olsun istemem," dedi. "Orada neler olduğunu Tanrı bilir. Bütün o delilerin arasında..." "Deli değiller ki," diyerek karşı çıktı Forster. "Hasta onlar. İyileşsinler diye kliniğe yatırılıyorlar, nasıl verem olduklarında Davos'a götürülüyorlarsa, bu da öyle." Forster böyle üstünlük taslayarak konuşunca, Davos'un adını hiç duymamış olan Phoebe düpedüz aşağılanmış oluyordu. "Sanırım öyle," diyebildi. "Fakat, yine de..."
Sayfa 19 - Birinci Kitap, 2Kitabı okudu
236 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.