Yangın! Önce ateşten geçtim, sonra atıldım cennetten. Onlarca yıl kendi tutkusuz yaşamımın tekbenciliğinin içine düştüm. Tlön dediğim şeyden beslendim, kusursuzluğun ideal ve ürkünç dünyasından, ki orada sevgi yoktur.
Sayfa 191Kitabı okudu
Borges’in kurmaca eserleri hususunda herkesin kendine göre bir listesi vardır. Benim listem de şu şekilde: ‘Tlön, Ugbar, Orbis Tertius’, ‘Kişot’un Yazarı Pierre Menard’, ‘Ölüm ve Pusula’, ‘Güney’, ‘Ölümsüz’ ve ‘Alef’.
Sayfa 69
Günümüzde, Tlön kiliselerinden biri Platoncu görüş uyarınca belli bir sızının, belli yeşilimsi bir sarı rengin, belli bir ısının, belli bir sesin tek gerçeklik olduğunu ileri sürmektedir. Cinsel birleşmenin o baş döndürücü noktasında bütün insanlar birdir. Shakespeare’den bir dize okuyan tüm insanlar William Shakespeare’in ta kendisidir.
*Borges Efendi ölüm ve Pusula'daki bir öyküsünde zaman konusunda pek iç açıcı yorumlara gönderiyor okuyanı.
"Tlön'deki okullardan biri, işi zamanı reddetmeye kadar vardırır; gerekçe olarak şimdiki zamanın belirsiz olduğu, geleceğin 'şimdi'de var olan umuttan, geçmişinse 'şimdi'de var olan bir anıdan başka gerçekliği olmadığını öne sürer. Başka bir okul 'tüm zamanın' çoktan sona ermiş olduğunu ve yaşamlarımızın da bir günbatımını andıran, kuşkusuz çarpıtılmış ve sakatlanmış bir anı ya da geriye dönülmesi imkânsız bir sürecin yansıması olduğunu söyler..."
Sarmaşık
Beyoğlu Kültür Yolu Festivali’nin 10. Günündeyiz! Yaza vedayı iyiden iyiye kabullendiğimiz günlerde geldi çattı. Ne iyi etti diyorum keyfimce. Hepsine yorulacak binlerce yorumum var ama zilberman galerinin işlerine dair minik bir şeyler aklımı kurcalıyor, dayanamadım. Birkaç gün önce Beyoğlu’nda -Mısır Apartmanı’nında, Grand Pera’da,vs- gezdiğim
Efsane, bazı dinî veya felsefi inançların belirlediği gerçeklerin açıklanmasıdır, işte bu yüzden her efsanede soyut ve düşsel bir unsurun yanı sıra nesnel bir tarihsel bağlam bulunur; bu bağlam, var olan ve kendisini gerçeğe dönüştürmeyi amaçlayan (ve çoğunlukla bunu başaran), tıpkı Borges'in “Tlön, Uqbar, Orbis Tertius" öyküsündeki komplocu aydınların gerçek dünyaya dayattıkları düşsellik gibi, kolektif bir öznelliğin de merkezidir.
Sayfa 84 - Can Yayınları (Çağdaş)Kitabı okudu
Klasik Tlön kültürünün yalnızca bir tek öğretiden oluştuğunu söylemek abartma olmayacaktır: Psikoloji. Bütün ötekiler onun emrindedir. Bu gezegenin insanlarının evreni uzay içinde değil, sıralı olarak zaman içinde gelişen bir zihinsel süreçler dizisi olarak algıladığını söylemiştim.
Tlön'deki eşyanın tıpkısı ortaya çıkıyor dedik; eşya aynı zamanda silinip bozulma eğilimi de gösteriyor ve unutulduklarında ayrıntıları kayboluyor. En bilinen örnek, bir dilenci tarafından aşındırıldığı sürece var olmayı sürdüren, ol öldüğündeyse yok olan kapı eşiğidir. Zaman zaman birkaç kuşun ya da bir atın, bir açık hava tiyatrosu kalıntılarını kurtardığı olmuştur.
Sayfa 61
Metafizîknasên Tlönê ne li rastiyê digerin ne li mihtemeliyê, li ecêbê digerin. Tekez dikin ku metafizîk şaxekî edebiyata fantastîk e.
Sayfa 21 - AvestaKitabı okudu
Spînoza xisletên firehbûnê û hizrê dide yezdanê xwe yê ku westan û dawî jê re tine, li Tlönê bûya dê kesî fahm nekiriya ji pevbestina a yekemîn (ku xweser e tenê bo hin halûmercan) û a duyemîn -ku sînonîmeke gelekî baş a kozmosê ye.
Sayfa 20 - AvestaKitabı okudu
Beşa ziman û edebiyatê kin bû. Tenê xisletek heja bû di hişê mirov de bimîne: digot ku edebiyata Uqbarê xwedî qerektereke fantastîk bû, û destan û efsaneyên wê ti carî xwe nedisipartin rastiyê, tenê vedigeriyan bo du heremên xeyalî ên Mlejnayê û Tlönê ..
Sayfa 15 - AvestaKitabı okudu
Tlön, Uqbar, Orbis, Tertius
Wiha hatibû bîra wî: *Copulation and mirrors are abominable. Di teksta Ansîklopediyê de wiha bû. Bi hizra yekî ji van gnostîkan, kaînata dîtbar îluzyonek bû, yan jî -mirov hîn misogertir bi nav bike -sefseteyek bû. Mirêk û bavîtî mekroh in ji ber ku ji wan zêde dibe û ji wan belav dibe.
Sayfa 14 - Avesta *Bi Îngilîzî: Gayîn û mirêk mekroh in.Kitabı okudu
