Coğrafyaya, mekana dair bir bağlanma, bir aidiyet duygusu yok bende. Zihnimi eşiyor, hafızamı yokluyorum. Hep yollar, kıvrılıp giden tozlu yollar...
Gündüzler ve Geceler
Yorgun kadın, kille sıvanmış ambar duvarına yaslanıp oturmuş, bitkin ve zor işitilir bir sesle Stalingard'ın nasıl yandığını anlatıyordu. Hava kuru ve tozluydu. Zayıf rüzgar, kızıl kum taneciklerini kadının çıplak ayaklarına doğru sürüklüyordu. Yorgun kadın bir yandan konuşuyor, bir yandan da sıcak kumları şişkin topuklarının üzerine
Sayfa 9 - BİRİNCİ BÖLÜM - ENGİN YAYINCILIKKitabı okudu
Reklam
Nazım Hikmetle üç buçuk yıl hapishane arkadaşlığımızın acı tatlı hatıraları buraya kadar yazdıklarımdan ibaret olamaz şüphesiz. Fakat benim kafam bundan fazlasına kadir olamadı. Defterlerim vardı, onun en tipik hareketlerini günü gününe not ettiğim, ona dair kocaman kitap yazmaya yetecek yığınla belgeyi kaydetmiş olan defterlerim… Onlar
Sürekli kendime sorduğum bir sorudur nereliyim nereye aidim... Nereliyim acaba? Bunu kendime de sorar, bir cevap bulamam. Coğrafyaya, mekana dair bir bağlanma, bir aidiyet duygusu yok bende. Zihnimi eşiyor, hafızamı yokluyorum. Hep yollar, kıvrılıp giden tozlu yollar, eski dökülen otobüsler, kamyon karoserleri, tren rayları, vagonlar, kurum vs.
Sayfa 18 - Dergah
“Ben Gönen’de doğdum. Yirmi yıldır görmediğim bu kasaba, düşümde artık bir serap gibiydi. Birçok yeri unutulan, eski, uzak bir rüya gibi oldu. O zaman genç bir yüzbaşı olan babamla her zaman önünden geçtiğimiz Çarşı Camii’ni, karşısındaki küçük, harap şadırvanı, içinde binlerce kereste tomruğu yüzen nehirciği, bazen yıkanmaya
Nereliyim acaba? Bunu kendime de sorar bir cevap bulamam. Coğrafyaya, mekana dair bir bağlanma, bir aidiyet duygusu yok bende. Zihnimi eşiyor, hafızamı yokluyorum. Hep yollar, kıvrılıp giden tozlu yollar, eski dökülen otobüsler, kamyon karoserleri, tiren rayları, vagonlar, kurum vs.
Sayfa 18 - Dergah Yayınları 46. Baskı Ağustos 2017Kitabı okudu
Reklam
320 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.