"çok eski zamanlarda, iran'da eşsiz bir kahraman, yorulmaz bir savaşçı varmış.
herkes tanır severmiş.
onu sevenler gibi bugün biz de rüstem diyelim ona.
bir gün rüstem avlanırken önce yolunu ve sonra da gece uyurken atını kaybetmiş.
atı rakş'ı bulacağım derken düşman topraklarına, turan'a girmiş.
ama namı kendinden de önce gittiği için
Oysaki yaşamın bilgeliği sonsuzdur; öğretmek için, akla hayale gelmeyen yollar ve öğretmenler kullanır; ta ki, anlatması gereken her şeyi anlatana, öğretmesi gereken her şeyi öğretene kadar...
Hayali ile büyüledi bütüm erleri
Ezdi önüne geçen tüm hainleri
İstemedi kendine rahat bir hayatı
Her yerde aradı vefalı Türk'ün hakkını,hakikatini
Birçok itiraf atarlar Paşa'ya
Ki itiraf atanlar ödeyemez hakkını da
Ona yıkarlar Sarıkamış Harekatı'nı
Kimse bilmez Hafız Hakkı'yı
Yılmadan koştu savaştan savaşa
Zor bulunur cihanda onum gibi bir Paşa
Trablus, Balkan, Çanakkale yetmedi ruhuna
Yıktı atıyla Orta Asya'yı da
Mitralyöz cephede parlarken
Enver atını dörtnala sürerken
Kahramanca Turan uğruna şehit olduğunda
Ruhu daima yüce atalarının yanında...
Yunus Emre GÜRSOY