Sevilirken,kendimize,sevdirmeye çalıştığımız zamanlardaki kadar bakmıyoruz çünkü hiç. biri gelip bizi tezgahtan alana kadar, bir manavın önlüğüne süre süre parlattığı elmalar gibi cilalayıp duruyoruz kendimizi. ilk ısırıktan sonra ısırılan yerlerimizden kararmaya başlıyoruz ama.