Ey İsrail! Bizler Allah'ın hidayet verdiği Müslümanlarız. Cennet'te kardeşimiz olacak kişilere dokunma. Bu ilahi bir uyarıdır. Yanacaksın. Müslüman olun ve kurtulun. Burada bizden kuvvetli olabilirsin! Ama orada yanacaksın.
Lütfen anlık heyecanlara güvenmeyin. Biri sizde heyecan yaratıyor ise büyük ihtimalle bu size vereceği zararın bir uyarıdır. Bunu yavaslatın ve hep sakin dingin olduğunuz ruhları seçin. Sonra çok canınız yanıyor
Büyüklerimiz,Kıyamet gününe dair Kur'an'ı Kerimde bildiren tanımlardan birinin de
“yevmüʼl-fasl” yani “ayrılık günü” olduğunu sık sık ifade ederler.
Yasin suresinde ki şu ayetle o dehşetli manzarayı, Hak teâlâ biz kullarının aciz gözleri önüne serer...
وَامْتَازُوا الْيَوْمَ اَيُّهَا الْمُجْرِمُون
{ “Ey günahkârlar! Siz bugün şöyle
"Gökyüzünde ay'ı asılı tutana, kafa tutulmaz.”
Bu bir uyarıdır!
Masal tadında bir gece diliyorum. Tatlı mışıllar. 😴
Nietzsche, Höldlerin'den etkilenmekte çok haklı
İyi bir şeydir insanın uzaktan bakabilmesi hayata,
Ve anlayabilmesi hayatın kendini nasıl algıladığını,
Ayakta kalabilen, atıldıktan sonra tehlikenin kollarına,
Fırtınalarda ve rüzgârlarda yolunu bulabilmiş birisidir.
Ama güzelliği tanımış olmaktır daha da iyisi,
Bütün bir hayatın düzeni ve yüceliği olan güzelliği,
Harcanan çabaların zahmeti
Kuranda iman hakkında şöyle ilginç bir ayet vardır: " Eğer siz mümin kimseler iseniz, bu imanınız size ne çirkin şeyler emrediyor!"
🔸Bu ayette geçen aslında bizler için bir uyarıdır; iman ahlaki ve mantık temelleri üzerinde kurulmazsa, toplumda şer, kötülük, fesat ve mutsuzluğun sebebine dönüşe bilir.
"Eğer mümin kimseler iseniz"den şu anlaşılıyor ki, toplumda şer, pislik, fesat ve mutsuzluk yaratan iman, aslında, iman değildir.
Onlar cennetlerdedirler. Birbirlerine suçlular hakkında sorular sorarlar ve dönüp onlara şöyle derler: "Sizi Sekar'a (cehenneme) ne soktu?"
Onlar şöyle derler: "Biz namaz kılanlardan değildik."
"Yoksula yedirmezdik."
"Batıla dalanlarla birlikte biz de dalardık."
"Ceza gününü de yalanlıyorduk."
Nihayet ölüm bize gelip çattı."
Artık şefaatçilerin şefaati onlara fayda vermez.
Böyle iken onlara ne oluyor da, öğütten yüz çeviriyorlar?
Onlar sanki arslandan kaçan yaban eşekleridirler.
Hatta onlardan her bir kişi, kendisine açılmış sahifeler verilmesini istiyor.
Hayır, hayır! Onlar ahiretten korkmuyorlar.
Hayır, düşündükleri gibi değil! Şüphesiz bu (Kur'an) bir uyarıdır.
Artık kim dilerse ondan öğüt alır.
-Müddesir Suresi 40-55