Aşkın yüz yolunu bilirim ve her biri de sevileni pişman eder.
Sayfa 173Kitabı okudu
Sonsuza kadar uyuyan ölü değildir, Yeterince zaman varsa ölüm bile ölebilir.
Reklam
“ Uyumuyorsun, ama uyku artık gelmeyecek. Uyanık değilsin ve hiç uyanmayacaksın. Ölü de­ğilsin ve ölüm bile seni kurtaramayacak... ”
Mantık kuvveti dedim de aklıma bir deli geldi. Ben size asıl onu anlatacaktım ... Ben bu deliyi Anadolu köylerinden birinde görmüştüm. Ölümün çaresini bulduğuna emindi bu adamcağız. Nasıl Belediye beş sene de şehrin imar çaresini bulmuşsa, o da, mantık kuvvetiyle ölümün çaresini bulmuş işte! Her akşam köyün kahvesine gelir : - Dinleyin beni ey ümmet-i Muhammet, derdi. Ben ölümün çaresini buldum ... Tecrübe var, izan var. Bakın hele dünyaya. Her ekmek yiyen ölmüş. Öyleyse, ölmemek için ekmek yememeli!.. Sonra ... Su içenler ölmüş. Su içmemeli!.. Patlıcan, biber, domates yiyenler de ölmüş. Patlıcan, biber, domates de yemeyiniz!.. Yatan ölmüş. Yatmamalı!.. Oturan ölmüş. Oturmamalı!.. Uyuyan ölmüş. Uyumamalı ... Yürüyen de ölmüş ... Yürümemeli!.. Tecrübe var, izan var, mantık var. .. Dünyaya her gelen, anasının karnından her çıkan, her doğan ölmüş ... Dünyaya gelmemeli, anasının karnından çıkma­malı, doğmamalı!.. Gördün mü ölümün çaresini!.. Vallah da, billah da, bu dediklerimi yaparsanız ölmezsiniz!.. Tecrübe var, izan var, mantık var yahu!.. Görüyorsun ya, iki gözüm, deli deyip geçmeyelim, herifçioğlu ölümün çaresini nasıl bulmuş ... Bana kalırsa, efendiciğim, tecrübe var, izan var, mantık var, yalnız ölüm için değil, daha birçok nesneler için, delinin sözünü dinlerseniz, başınız rahat eder alimallah ...
"Ebediyetin bağrında uyuyan ölü değildir, Ama tuhaf çağlardan sonra ölüm de ölebilir."
Sayfa 57 - Cthulhu'nun Çağrısı öyküsündenKitabı okudu
Ayrıca, aşina olduğumuz uyuyan yüzlerle çevrelenmiş olmanın tüyler ürpertici bir yanı vardır;-en sevdiklerimizin, bizi en çok sevenlerin, hissiz bir biçimde, hepimizin varacağı o gizemli duruma önceden geçmişçesine varlığımızdan tamamen bir haber olduğunu bilerek- durmuş yaşam, düne ait parçacıklar, boş kalan sandalye, kapağı kapatılmış kitap, bitirilmeden öylece bırakılmış iş; hepsi ölüme dair imgelerdir. O saatlerin sükuneti, ölüm sükunetidir.
Sayfa 7 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Tabii sonradan artan ölüm rakamlarıyla
Geceleyin yazıyorum, ama sadece zulüm değil gördüğüm. Eğer öyle olsaydı, belki de yazmaya devam etme cesaretim göstere­mezdim. Bağdat'ta ve Chicago'da uyuyan, kımıldanan, kalkıp su içen, hayallerini ya da korkularını fısıldaşarak paylaşan, sevişen, dua eden, ailenin geri kalanı uyurken yemek pişiren insanlar görü­yorum. (Bir de asla yılmayan Kürtler'i görüyorum -ABD'nin rıza­sıyla- Saddam Hüseyin'in kimyasal silahlarla 4 binini yok ettiği Kürtler'i.)
Sayfa 46 - Metis yayıncılıkKitabı okudu
TERZİLER GELDİLER Terziler geldiler. Kırılmış büyük şeylere benzeyen şeylerle daha çok koyu renklere ve daha çok ilişkilere Bir kenti korkutan ve utandıran şeylerle. Kumaşlar bulundu ve uyuyan kediler okşandı. Sonra sonsuz çalgısı sevinçsizliğin. Çay içmeye gidenler vardı akşamüstü, parklara gidenler de Duruma uymak kısaltıyordu
Terziler GeldilerKitabı okudu
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.