Neymiş efendim, onların da bildiği gerçekler varmış! İyi ama gerçek her şey demek değildir ki... Hiç değilse işin yarısı, bu gerçeklere nasıl bakıldığında bağlıdır .
Hiçbir eksiği bulunmasın diye bakacak olursak, dünyada kaç tane iyi insan kalır dersin? Bu açıdan bakacak olursak, bütün işkembemle birlikte benim için verseler verseler bir baş pişmiş soğan verirler; onu da seni de kendime katarsam verirler...
Bu ve benzeri sorularla kendisine öyle acı çektiriyordu ki ,bu işten tat alıyor gibiydi sanki. Oysa bunlar yeni, ansızın gündeme gelivermiş sorular değildi. Hepsi bildik, eski sorulardı. Nicedir yüreğini buran, içini ezen sorulardı. Şu anki sıkıntıları çok eskiden doğmuştu içine, doğmuş, büyümüş, birikmiş son zamanlarda ise olgunlaşıp yoğunlaşarak, yüreğine ve beynine acı veren çözümünü bekleyen, korkunç, yabanıl, doğaüstü bir niteliğe bürünmüştü.