Ah ilk gençliğimin arkadaşı o' yitip gitti! Ah, keşke hiç tanımamış olsaydım.-O zaman, 'sen bir budalasın, dünyada bulunamayan birini arıyorsun,' derdim; ama ona sahip olmuştum, duyumsamıştım o yüreği, o büyük ruhla birlikteydim ve onun yanında kendimi olduğumdan daha üstün buluyordum; çünkü onun yanında, olabileceğim ne varsa, hepsini olabiliyordum. Tanrım! Onun yanında, ruhumun tek bir gücü kullanılmadan kalır mıydı hiç? Doğayı kapsayan o tılsımlı duygu yüreğimde serpilmiyor muydu onun yanındayken? İlişkimiz, sapkınlığa kadar kadar varan bütün halleriyle hep dahilik damgasını taşıyan en incelikli duyumsayışların, en keskin ussallığın dokusunu meydana getirmiyor muydu? Ya şimdi! Benden yaşça ileri olduğu yıllar, onu benden önce mezara götürdü. Onu hiçbir zaman unutmayacağım; unutmayacağım, sağlam aklını ve tanrısal hoşgörüsünü.17Mayıs