Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Diyelim ki ölümsüz ahengi sağlamak için acı çekmemiz gerekiyor. Ama çocukların ne ilgisi var bununla?Onların hayatta acı ve ıstırap çekmek pahasına ahenk satın almalarına ne gerek var? Neden onlar da malzemeye girip kim bilir kimin uğruna yarınki ahengin zeminini gübreliyorlar?" ... "Bu saçmalığın ne gereği var, dünyada varlığının nedeni ne? Bu olmasa, insan iyilikle kötülüğü ayırt edemeyeceği için yaşayamazmış derler. Bu kadar pahalıya patlayan iyilikle kötülüğün canı cehenneme!"
Ceza olarak pisliğini yüzüne sürüyor, ağzına sokarak yemeye zorluyorlardı. Bunu yapan, kızın öz annesiydi! Bu ana, kızının pis helada inlediğini duyarken yatağında rahat uyuyabiliyordu! Düşün, başına geleni kavrayamayacak kadar küçük yaratık o murdar, karanlık, soğuk yerde, ufacık eliyle sızlayan göğsünü yumruklayarak gözyaşları döküyor, “Tanrıcığı” na onu koruması için yalvarıyordu. Bu saçmalığa akıl erdirebiliyor musun sen dostum, kardeşim, dindar rahip adayı? Bu saçmalığın ne gereği var, dünyada varlığının nedeni ne? Bu olmasa, insan iyilikle kötülüğü ayırt edemeyeceği için, yaşayamazmış derler. Bu kadar pahalıya patlayan iyilikle kötülüğün canı cehenneme! Bir yavrunun “Tanrıcığı” na döktüğü gözyaşları dünyanın bütün bilgisine bedeldir. Büyüklerin acılarını hesaba katmıyorum; onlar elma yemiş; cehenneme kadar yolları var, fakat bunlar, bunlar...
Sayfa 322 - Türkiye İş Bankası, İvan Fyodoroviç KaramazovKitabı okudu
Reklam
Bu kadar pahalıya patlayan iyilikle kötülüğün canı cehenneme!
O zavallı beş yaşındaki kıza aydın geçinen ana babası çeşitli eziyetler ederlerdi. Elle, sopayla döver, zaman zaman tekmeler, neden yaptıklarıni iyice bilmeden çocuğun vücudunu çürük içinde bırakırlardı. Sonunda işkencenin en incesine vardılar: Haber vermediği için küçük kızlarını kışın en soğuk gecelerinde helaya kapatmaya başladılar. (Sanki o yaşta, deliksiz uykuya dalmış bir çocuk aptesi geldiğini haber vermeyi bilebilirmiş gibi) Ceza olarak pisliğini yüzüne sürüyor, ağzına sokarak yemeye zorluyorlardı. Bunu yapan, kızın öz annesiydi! Bu ana, kızının pis helada inlediğini duyarken yatağında rahat uyuyabiliyordu! Düşün, başına geleni kavrayamayacak kadar küçük yaratık o murdar, karanlık, soğuk yerde, ufacık eliyle sızlayan göğsünü yumruklayarak gözyaşları döküyor, "Tanrıcığı"na onu koruması için yalvarıyordu. Bu saçmalığa akıl erdirebiliyor musun sen dostum, kardeşim, dindar rahip adayı? Bu saçmalığın ne gereği var, dünyada varlığının nedeni ne? Bu olmasa, insan iyilikle kötülüğü ayırt edemeyeceği için yaşayamazmış derler. Bu kadar pahalıya patlayan iyilikle kötülüğün canı cehenneme! Bir yavrunun “Tanrıcığı”na döktüğü gözyaşları dünyanın bütün bilgisine bedeldir. Büyüklerin acılarıni hesaba katmıyorum; onlar elma yemiş; cehenneme kadar yolları var, fakat bunlar, bunlar...
Bu saçmalığın ne gereği var, dünyada varlığının nedeni ne? Bu olmasa insanlar iyilikle kötülüğü ayrıt edemeyeceği için yaşayamazmış derler. Bu kadar pahalıya patlayan iyilikle kötülüğün canı cehenneme!”
Ben öyle bilirim ki yaşamak berrak bir gökte çocuklar aşkına savaşmaktır!
Küçücük, beş yaşındaki bir kızcağızdan anası babası, “saygıdeğer, mevki sahibi, terbiye görmüş” insanlar nefret ediyorlardı. Bak, bir daha kesin olarak söyleyeyim, bazı insanlarda çocukları hırpalama zevki tam bir tutkunluk hali almıştır. İnsan cinsinden başka yaratıklara karşı Avrupalılar gibi aydın ve insan sever, son derece hatırlı,
Sayfa 321Kitabı okudu
dünyada varlığının nedeni ne?
...bu kadar pahalıya patlayan iyilikle kötülüğün canı cehenneme! Bir yavrunun “Tanrıcığı” na döktüğü gözyaşları dünyanın bütün bilgisine bedeldir. Büyüklerin acılarını hesaba katmıyorum; onlar elma yemiş; cehenneme kadar yolları var, fakat bunlar, bunlar!..
Sayfa 322Kitabı okudu
53 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.