Nefsin ıslahı beş vakit namazla olur. Çünkü beş vakit namaz,nefsin ıslahı için farz kılınmıştır. Nefs terbiyesi Rabb huzurunda el bağlamakla olur. Zira nefsin ıslahı; huşu,tevazu ve mahiyetle olur.
Allah (c.c) bir kulunun hayrını murad ettiğinde, ona kendi nefsinin kusurlarını gösterir.
Kalbi vücud, nefs ve ruh arasında denge kurarak açık tutun. Güzelliğe açık kalın. Sadelikten şaşmayın.
İçinizdeki çocuğu hep uyanık tutun. Ancak ölüler kalplerini açmaktan korkar.
Sayfa 291Kitabı okuyor
O, girdaplar çizen, her türlü nefs muhasebesine yabancı, ne yaptığını ve ne istediğini bilmez bir rüzgârdı; ve ne durgunlaşabildi, ne de kasırgalaşabildi, satıh üstü esip geçti.
Sayfa 152Kitabı okudu
Ve sonsuz
mücadele..
Mantık ve duygular
arasında..
İman ile nefs
arasında..
Dünya ile ahiret
arasında..
Benimle benim
aramda..
C.G. Jung
Mesela biraz komik gelse de annelerine baktıklarında farkına varmadan onu bir kurt gibi görebilirler! Yani "anne" hem müşfik ve koruyucu hem de bazı durumlarda bir kurt kadar tahripkâr ve parçalayıcı olabilir.
Sayfa 50 - Arketipler
Açlık kişi ile Allah arasındaki perdeyi kaldırır
Yoksulluk ile yemek azlığı ile beden zayıflar. Beden zayıflığı ruhun kuvvetlenmesi ne sebeptir. Onun için açlık Allah'ın yemeğidir denilmiştir. Çünkü nefs yokluk ve sıkıntı çekmekten hoşlanmaz. Cennete ise hoşlanılayan şeylerle girilir.
Şibli Hazretleri buyurmuştur ki ; Ne zaman aç kaldımsa gönlümde hikmetten açılmış bir kapı buldum.
Ebu Süleyman Darani Hazretleri de ; Açlık Allah'ın hazinelerinden sır. Allah dilediği sevdiği kimselere açlığı verir.
Şefik Can'ın Mesneviye yazdığı dip notlardan biri.
İradenin başlangıcında açlıktan daha faydalı bir tedavi yoktur.
Ahlakta mutedil olmak düzgün psikolojiden, itidalden sapmak ise bozuk psikolojiden kaynaklanır. Aynen bedenin yapısındaki mutedilliğin bedenin sağlığından, bedenin yazısındaki anormalliğin ise hastalıktan meydana gelmesi gibi.
Sayfa 56Kitabı okuyor
Bohem bir hayat yaşamakta olan Necip Fazıl’ın, Fransa’da felsefe okuyan Nurettin Topçu’nun tasavvufla rabıta kurarak hidayete ermeleri, İslâmcılığın Erken Cumhuriyet dönemine ait heroik karşı-aydınlanma hikâyeleridir... Onlar cezbeden tarikat, Nakşîbendilik idi. Tasavvuf ekolleri içinde zaten Osmanlı’nın son asırlarında da güçlenmiş olan
Sayfa 422Kitabı okudu
