Akşam olunca Atatürk, Yugoslav Kralı Aleksandr ile misafir odalarına çıkarlarken, Kral Atatürk'e dönüp dedi ki:
- Sonra size çok büyük bir sırrımı söyleyeceğim.
Aradan geçen kısa bir süre sonra, Yugoslav Kralı Aleksandr koltuğuna kurulunca derhal söze girdi ve şöyle dedi:
- Eğer bazı Avrupa Devletlerinin vaatlerine 'inanmış olsaydım, Yunanlılann yerine Anadoluya biz çıkacaktık.
Atatürk gülerek Kralın elini tuttu ve şu cevabı hemen yapıştirdı:
- O halde sizlere geçmiş olsun Kral Hazretleri. Verilmiş sadakanız varmış.
Yugoslav Kralı Alexander:
"Efendim biz Türkleri çok severiz. O kadar çok ki, vaktiyle Cihan Harbi'nin sonunda Lloyd George, Batı Anadolu'yu Yunanistan'a teklif etmeden evvel bize teklif etmişti. Fakat biz Yugoslavlar, Türkleri çok sevdiğimiz için George'un bu önerisini kabul edip Anadolu seferine çıkmadık."
Atatürk, Kral'ın bu sözlerine şu cevabı verir:
"Ekselans, evvela bize karşı olan sevginize teşekkür ederiz. Ve söylemeliyim ki, verilmiş sadakanız varmış..."
Yugoslav Kralı: Eğer bazı Avrupa Devletlerinin vaatlerine inanmış olsaydım, Yunanlıların yerine Anadolu’ya biz çıkacaktık.
Atatürk: O halde sizlere geçmiş olsun Kral Hazretleri. Verilmiş sadakanız varmış.