272 syf.
·
Puan vermedi
 DAĞA ÇIKAN KURT     Dağa Çıkan Kurt öyküsü, Milli Mücadele yıllarının panoramasını gözler önüne sermektedir. Hikâyenin başlangıcında yazar, Fransız bir sanatçının şiirinin çıkmasını beklemektedir. Bunun etkisinde kalarak rüyaya dalmaktadır. Rüyasında, işlerin sarpa sardığı bir orman görür. Ormandaki hayvanlar arasında mücadeleler yaşandığını
Dağa Çıkan Kurt
Dağa Çıkan KurtHalide Edib Adıvar · Can Yayınları · 2021404 okunma
Vicdan anımsadıkça, hiçbir suç unutulmaz.
Sayfa 460
Reklam
Vicdan - o, müstəqil hökmdar, ağası olduğu insanın içindəki təşəxxüslü mütləq monarxdır.
Filozof Kant diyor ki : “Bana hayret veren iki şey var: biri başımızın üstündeki yıldızlı gökyüzü, öbürü içimizdeki vicdan.
Sayfa 103
''İnsanlar doğa yasaları gereğince,genellikle iki bölüme ayrılırlar:Aşağılar(sıradanlar),ki bunların biricik görevleri,kendileri gibi olanların çoğalmalarını sağlamak,bu işin aracı olmaktır ve kendi çevrelerine yeni bir söz söylemek ve dehasında olanlar.Doğaldır ki, bu arada sınırsız sayıda alt bölümleme yapılabilir.Ama bu ana bölümün ayırt edici çizgileri oldukça keskindir. Birinciler,yani kendi gibi olanların çoğalmasına araç olanlar,doğaları gereği tutucudurlar,uysaldırlar,boyun eğerek yaşarlar ve boyun eğmeyi severler.Bence de bunlar uysal ve boyun eğici olmak zorundadırlar,çünkü bu onların görevidir ve burada olanlar için aşağılatıcı bir durum söz konusu değildir. İkinci bölümdekilerse,sürekli olarak yasaları çiğnerler,yıkıcıdırlar ya da yeteneklerine bağlı olarak,yıkıcılığa yatkındırlar.Bunların işledikleri suçlar doğaldır ki,son derece çeşitli ve görecelidir;ama büyük çoğunluğu,birbirinden apayrı nedenler ileri sürerek,,daha iyi şeyler adına şimdinin yıkılmasını isterler. Bunların ülkülerini gerçekleştirmeleri için ,cesetlerin,kan göllerinin üzerinden atlamaları gerekse,bence kendilerine bu izni,vicdan rahatlığıyla verebilirler;tabi bu söz konusu ülkünün ne olduğuna,boyutlarının ne olduğuna bağlı olan bir şeydir.''
Sayfa 324Kitabı okudu
— Bu memlekete önce vicdan hürriyeti lazım!
" Ayol hükümetin ipiyle kuyuya inilmez. Bugün böyle yarın şöyle der. Bugün bugündür, yarın yarındır der. Sonra bir de bakarsın, hükümet değivermiş, yarın başka bir hükümet iş başına gelmiş. Haydaa, birde bakmışsın, bunlar komünist diye hepimizi içeri tıkmışlar. " Sayfa 151
Reklam
192 syf.
10/10 puan verdi
·
18 günde okudu
Okuduğum en etkileyici romanlardan biri ancak ilk sayfalarda böyle olacağının sinyalini alamadım. İlerledikçe sayfalar göç olgusunun farklı yönleri göğsüme baskı yapmaya başladı. Bir ailenin göç dramı, kalsalar kalamazlar gitseler gidemezler. Çok sevdikleri ülkelerinin geldiği durum artık çocukları için iç karartıcı bir hal almıştır ve ABD sınırın diğer tarafından imkansız ama büyüleyici bir yaşam vaat etmektedir. Fakat sınır dediğimiz şey sadece yasadışı yollarla geçilip gidilebilecek görünmez bir çizgi olmaz. Ailenin yaşamında, gelir adaletsizliğinde, dışlanmasında, dil bariyerinde olduğu gibi kanunlar karşısında da onları savunmasız bırakır. Gün gelir aile bu sınırları aile bireylerinin tam ortasından çekilmiş bulur. O annenin bebeğini tekrar görebilmek umuduyla uçağa bindirişi, diğer çocukları bir gün neden ABD’de kalmadın demesinler diye tüm aşağılanmaları tek başına göğüsleyişi, babanın bebeği ile birlikte gidip kayınvalidesine bakması… Sevgi vicdan ve umut arasına sıkışıp kalmış, etrafı sınırlarla örülmüş yaşamlar…
Sınırsız Ülke
Sınırsız ÜlkePatricia Engel · Holden Kitap · 2024169 okunma
Budalalık etme! Vicdanın mı dedin? Çocukluğu bırak; bir vicdan sahibi olamayacak kadar fakirsin.
Sayfa 72 - Ötüken Neşriyat
Senneanlatıyorsunkimeanlatıyorsun
Sıradan toplulukların içinde bulunduktan sonra neden vicdan rahatsızlığı duyarız? Çünkü önemli şeyleri hafife almışızdır, çünkü kişilerle konuşurken tüm samimiyetimizle konuşmamışızdır ya da konuşmamız gereken yerde susmuşuzdur, çünkü yeri geldiğinde sıçrayıp koşturmamışızdır, kısacası topluluk içinde onlardan biriymişiz gibi davranmışızdır.
Benim vicdanım nedir? Vicdan, insanı sevenlerin asıldığı bir çarmıh değil midir? Halbuki benim vicdanım hala çarmıha gerilmemiştir.
Reklam
Yalan makinesi olmuşlar ama vicdan da da var biraz
Yedi Sosyal Günah: Çalışmadan zenginlik. Vicdan olmadan zevk. Karaktersiz bilgi. Ahlaksız ticaret. İnsanlık olmadan bilim. Kurbansız ibadet. İlkesiz siyaset. Frederick Lewis Donaldson'ın 20 Mart 1925'te Londra'daki Westminster Abbey'de verdiği bir vaazdan.
Kimde vicdan varsa, o acı çekecektir, eğer hatasının farkındaysa. Bu onun cezasıdır.
Sayfa 328 - Can yayınlarıKitabı okuyor
'Vicdan kaskatı olunca, dini neyin üzerine inşa edeceksiniz..'
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.