"Sen Allah için vazgeçtikçe, Allah senden vazgeçmeyecektir.."
Lakin insanın muhabbet beslediği gençliği, güzelliği, sağlığı ve sevdiği ne varsa hiçbiri durmaz, gider. Güzelliğine aşık olduğu hanımı yaşlanır. Endamına vurulduğu adamın bile beli bükülür. Yıllarca bakim yaptığı cildi buruşur. Neticede her giden şey kalbinde derin yaralar açıp öyle gider ve insan her gidenin arkasından ayrı bir ızdırap çeker. İnsan, kalbinde alaka duyduğu şeyleri çoğalttıkça o kalpte Allah'a yer kalmaz. Allah'a yer kalmayan kalpte huzur bulunmaz.
"Bizler bazen birilerine bir muhabbet sırasında ne var ne yok? Hayat nasıl gidiyor? diye soruyoruz.Ne olsun vakit öldürmeye çalışıyorum diyor.Bizim bir dakikalık hayatımız için kâinat seferber olmuş çalışıyor.Güneş doğuyor,gezegenler dönüyor bütün ekosistem vazifesini yerli yerinde yapıyor.Biz ise utanmadan bu cümleyi kuruyor, ömür dakikalarımızı sosyal medyada,okey masasında,banka kuyruğunda, haram sevdaların peşinde koşmakta tüketiyoruz.İşta bu hâl,insanın madden yaşadığını ama manen intihara doğru gittiğini gösteriyor."
"Gayr-ı meşru bir muhabbetin neticesi,merhametsiz azap çekmektir."buyruluyor.Gayr-ı meşru muhabbet demek sadece haram aşk demek değildir.Helal olmayan, Allah'ın rızasının dışında bütün sevmeler gayr-ı meşru muhabbettir.Senin altındaki arabanı,evindeki çocuğunu, hanımını,anneni,babanı,iş yerindeki koltuğunu hâşâ Allah'ı seviyor gibi taparcasına sevmen de gayr-ı meşru muhabettir.Sağlığı doktordan,ilaçlardan,rızkı patrondan, dükkândan,huzuru eşinden,evladından,güzelliği saçından, kilondan,sütü inekten,balı arıdan,bilmenden de gayrı meşru muhabbettir.Böyle muhabbetlerin neticesi ise merhametsiz azap çekmektir.Çünkü sen fıtratındaki Cenab-o Hakkın zat ve sıfat ve esmasına sarf edilecek muhabbeti,nefsine ve dünyaya gayr-ı meşru bir surette sarf ettin."
"Kişideki imanın sahihi akıbetinden endişe ile bilinir.Akıbetinden endişe etmeyenin akıbetinden endişe edilir.O zaman bizim şunu çok iyi anlamamız gerekir.Kendinden emin gibi gözüken, hâşâ Allah ile anlaşması varmış gibi yeryüzünde yürüyen kibirli insanlar asıl akıbetinden korkulması gereken insanlardır."
"Zira insan bir Allah'tan korkmadığı zaman binler ilahtan korkar hale gelir.Bu dönemde put illa taştan,helvadan oluşmaz,Allah ile bağını koparmaya teşebbüs eden ne varsa onlar senin putundur."
"Günümüzde çalışmanın gerçek manasını anlayamayan insanlar ekmeğimi taştan çıkarıyorum gibi cümleler kuruyorlar.Allah üç gün yağmur yağdırmasın da bir görelim o ekmek hangi taştan çıkabiliyor.Ben bunları dişim tırnağım ile kazandım diyorlar.Peki ya dişini,tırnağını ne ile kazandın?Allah affetsin, maalesef çok gafilce cümleler kuruyorlar."
"Bizler bir insandan korksak ondan uzaklaşırız ama Allah'tan korktuğumuzda O'nun sinesine gideriz.Çünkü Allah korkusu insanı Allah'a yaklaştırır.İnsan Allah'tan ne kadar korkarsa,o kadar lezzetli bir zillet içine girer.Bu da onun için en büyük izzettir."
Ya Rab!
Sen bâkisin
Giden gitsin
Sen yetersin
Biz huzuru dünyada elimizin yetişmediği şeylere ulaşmak zannediyoruz. Vallahi aldanıyoruz. Huzur Allah'ı(c.c.) bulmaktadır."
Tekrar kalbime baktım. Dünya malına kavuşmaktan dolayı sevinç yoktu. Bu halde şükrettim.
"Allah'a hamdolsun ki kalbimizi dünyaya bağlamadı."
"Giden gitsin,o gidenlerin bitmez hali Allah'ın zatında sonsuz var.Onun hazinesi tükenmez."
Sayfa 48Kitabı okudu
"İnsanın bu dünyadaki bütün ağlamaları yarım kalan hikayelerini tamamlama çabasındadır.Nerede bir yarım kalmışlık varsa insanın ruhunu acıtır.Bahar gider insan bahara şiir yazar.Beli ağrır,sıcak su torbası ile sandalyede otururken gençliğim gidiyor diye üzülür.Mide çikolatadan,göz denizden,kalp sevdiğinden ayrı kalınca üzülür.Nefis seni üzen şeylerin ayrılıklar olduğunu söylese de tam burada iman;"Aslında sen ayrılıklara değil,Allah'ın aşkından uzaklaştığın için üzülüyorsun.Numunelerini tattığın nimetlerin asıllarını istiyorsun.Sadece bunu bilmediğinden üzüntünü elinden giden sebeplere bağlıyorsun,der."
Sayfa 47Kitabı okudu
"Kişi Rabbini bulmadıkça bu arayış dünyayı insana cehennem eyleyecek."
Sayfa 45Kitabı okudu
"Bizim Allah'ın aşkına karşı iştahımızın olmayışı hasta olduğumuzu gösterir.Ahirete olan iştahsızlığımızın altında iman zafiyeti hastalığı vardır."
Sayfa 40Kitabı okudu