Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Hani insan kötü bir düş görür de, düşteki olayı özler, ama bunun düş olmasını ister ya; o durumdayım ben de, özür dilemek istiyordum, ama ağzımı açamıyordum, ve özür dilemeden, dilemiş oluyordum."
Duyularımızdan birine acı ya da zevk egemen olursa, öyle kaptırır ki ruhumuz kendini bu duyguya artık öteki duyuları tanımaz bile ve bu olgu, birden çok ruhumuz olduğununa inananların görüşünü çürütür. Ruhu büyük bir güçle kendine çeken bir şey görülürse duyulursa, zaman bir çırpıda akıp gider, çünkü zamanı algılayan yeti başka, ruhu içeren yeti başkadır, biri bağımsız, öteki bağımlıdır.
Reklam
Babasız doğumdu bu "baba"yı putlaştıran Roma'ya karşı. İlahi komedya değildi bu, ilahi ironiydi, ilahi irade olarak .
Şöhret
Artık uyuşukluğu yenmek gerek. Çünkü, kuştüyünde oturmak ya da ipekli yorgan altında yatmakla şöhrete ulaşılmaz; ve hayatını şöhret kazanmadan bitiren kimse, havadaki dumandan ve sudaki köpükten farksızdır.
Sayfa 90 - Oda YayınlarıKitabı okudu
Fragmanter Felsefe
Şuraya varıyoruz: 'Hoşça bak zatına zübde-i alemsin sen' dizesi, felsefeyi parçalı olmayan, tamamlanmış bir bütünsellik, bir sistem olarak sunan verili, kon­vansiyonel projenin, felsefe projesinin dışında kalıyorsa, bu, o dizenin bir felsefi argüman olmadığı anlamına gelmez. Buna rağmen Hilmi Ziya Ülken hocamız, Felsefe yapma edimini, bu projenin içinden okuduğu için, bu ve buna benzer dizelerin Felsefe değil, 'hikemiyat' sayılması gerektiği konusunda uyarıyor bizi. Do­layısıyla Ülken Hoca'yı izlersek, 'Hoşça bak zatına', 'hakimane edebiyatın veya edebi hikmetin' felsefeyle karıştırılmaması gerektiğini gösteren örneklerden biri gibi durur. Ülken açıklıyor; -şöyle: "Eski Hind hikemiyyatından mülhem olup, Beydeba'ya nisbet edilen Kelile ve Dimne ve bundan esinlenerek Binbir Gece Masalları veya Humayunname, Arapların Makaamat-ı Harirî'si, Şeyh Sadi'nin Gülistan ve Bostan'ı, Lafontaine'nin hikaye ve masalları, hatta Ebu'I-Ala'nın Lü­zumiyyatı, Mevlana'nın Mesnevi'si, Aşık Paşa'nın Garibname'si, Dante'nin İlahi Komedya'sı, Milton'ın Kaybolmuş Cennet'i, Geethe'nin Faustu vs. de felsefe de­ ğildir. Çünkü bunlar, Ülken Hoca'ya göre 'felsefe eserlerinin ruhu olan sistemlilik, açıklık; bilgi, varlık ve değerlere ait bütün halinde bir açıklama olma vasfı'ndan yoksundurlar.
Sayfa 60 - Hilmi Yavuz
"Bir zevk ya da bir ıstırap, duygularımızdan birine arızaya neden olunca, ruh o duyguya öyle odaklanır ki, diğerlerinin hepsini ihmal eder gibi olur."
Reklam
Bu rezil durumdakiler kötülük de iyilik de yapmadan yaşamış olanların ruhları, Tanrı'ya başkaldırmayan, ama yanında yer almayıp, yansız kalan kötü meleklerle birlikteler. Cennet, güzelliği gölgelenmesin diye kovdu bunları, isyancı meleklere onur katmayacakları için cehennemin dibine de almıyorlar onları.
912 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.