“Neden, birçok kez neden, ‘ödünsüzlükte’, ‘yoklukta’, ‘yokluk öncesinde’yim sararmışlığı, anlat bana. Nasıl bir yansımasın sen? Ya da yanılsama mısın? Niçin oyunun içindesin de, oyunla oyunlaşmıyorsun? Sıcaklığını neden bu kadar eriyik duymak? Anlat.. kendi ellerindir tuttuğun de. Biz birbirimizi birbirimize vermedik de. Biz deme.. ben eşit ben de.”