Çocuklarda Kaygı Bozukluğu
- Çocukluk yıllarında yaşanan travmatik olaylar, kaygıyla ilgili hassasiyetlerin artmasında büyük rol oynar. Örneğin altı aylık bir bebek için yanında çığlık atılması büyük bir travmadır. Yahut 3-4 yaşındaki bir çocuğun bir akranı tarafından saldırıya uğraması ve onun tarafından ısırılması bir travmadır. “Ruha açılan yara” anlamına gelen bu travmalar, eğer uygun şekilde tedavi edilmez veya doğru davranışlarla ruhsal dengeyi yeniden sağlayacak şekilde onarılmazsa çocuk ya da gencin hayatını aynı güçte hatta daha fazla etkilemeyi sürdürürler. Ebeveynlerin bu konuda dikkat etmeleri gereken nokta ise, belli olaylara bağlı olarak çocuklarında gözlemledikleri davranış değişikliklerini çok iyi takip etmeleridir. Özellikle okula gitmeyi istememe, akranlarıyla ilişki kurmama ve kendi içine kapanma gibi kaçınma davranışlarını sadece “canı istemiyor” basitliğinde geçiştirmemeli, bu gibi durumlarda kaygı bozukluğunun da etkin bir rol oynayabileceğini mutlaka zihinlerinin bir köşesinde taşımalıdırlar. Şayet ihtiyaç varsa bir uzman yardımı almaktan da çekinilmemelidirler.