Rüyalarımda:
Tekrar tekrar kıyameti yaşatıyorlar bana,
Sarmışlar dört bir yanımdan, kılıçlar çekilmiş kınından, ben yakarış oluyorum.
Çöller, ırmaklar, denizler kıpkızıl, yıldızlara sıçramış kan.
Bir güvercin ağlıyor korkusundan, ben barış oluyorum.
Kerbelâda bir kuyuyum, içinin suyuyum
Savaş meydanında bir erim, kurşun yemiş miğferim.
Güya ‘Dünya temizlenmezmiş ölüm olmaksızın’
Beni kaldırım taşı sanıyorlar.
Oysa rüyalarımda:
Ömrümü bağışlıyorum ecelinden önce katledilen çocuklara
Kefen diye benim bedenimi sarıyorlar.
O çocukların kâh yarım kalmış düşü,
kâh yitirdiği gülüşü oluyorum.
Rüyalarımda: yaşamayı haram kılanlara inat
Kaf Dağı'nın doruğunda barış totemi olmak isteyen bir bonzai büyüyor.
Saçları bahar kokan, elleri çiçek tutan çocuklar:
-yazgının yönünü değiştirecek-
barış türküleri söyleyerek içerimde yürüyor.
Taze düşler müjdeleyen, ayazda kalmış bir çocuk arzusuyum ben
Ve bir umut ağacıyım, hep meyve verecek gibi hiç yaprak dökmeyen.
Hiç yaşamamışlar gibi göçüp gitti onlar aramızdan...
#Baba tut elimi
Bu cehennemden kurtar beni
Sıkışıp kaldığım yer belli mi?
Sesim sana geldi mi?
Baba tut elimi
Nefesim tükenmeden kurtar beni...
Ölüm ve Yaşam...Bu ikili birbirine pamuk ipliğiyle bağlı değil mi? Deprem onları bir kaç dakikada bizlerden koparıp aldı...Anneler, babalar, nineler,
Yarım kalmış bir hayal..
Evlilikle taclandırılacak güzel bir birliktelik, ama ölümün beklenmedik soğuk yüzü
Yaşam ve ölüm arasındaki ince çizgi.
Burak ve Sümeyra nin, aynı mahallede birbirlerinden habersiz yaşamları, kaderin onları Almanya'da bir araya getirip, güzel bir birlikteliğin başlangıcı
Evliliğe atılan ilk adım, sonrasında sinsice gelen dermanı olmayan bir hastalık beraberinde istemeden olan erken ve aci ayrilik ...
Bu ilişkiye ' ölüm ' le veda eden Sümeyra,
Ardında kalan Burak'ın bu aşkı hayalinde yaşatması..
Öyle bir yaşatma ki,
Gezdiği her şehirde, her sokakta adım adım Sumeyrayi hatırlaması, o aşkı o sevgiyi en saf en masum şekilde anlatması
Beni derinden etkileyen bir okumaydi,
Yazar kimi sayfalarda ölümü öyle vurgu ile ifade etmiş ki, etkilenmemek, sözcükler arasında kaybolmamak mümkün değil..
Yaşam ve ölüm arasındaki ince çizgi, sevdiklerinizin bir anda aramızdan ayrılışı, bu zamansız ayrılığı hazmedebilme sürecimiz, heran aklımızda bulundurmasakta ' ölüm ' denen gerçeğin var olması, soğuk varlığı, insanı alt üst eden gerçeği ile yuzlestiriyor sizi..
Altı çizili cümleleri ile derin manalarin, anlamlı, düşündürücü akla mantığa yatmayan gerçekliği ..
Bir aşk hikayesi ve beraberinde yarım kalmış bir hayalin öyküsü ..