Sakladım durdum hep bir şeyler,
Küçük bir çocuk gibi,
Perdenin arkasında oynadığım çakmak,
Birileri görmesin diye üstünü örttüm yangının.
Meğer yarınların, düşüncelerimin ve büyümüşlüğümün tutuşması olacakmış oysa.
Garip bir şiir gecesinin sabahından yazıyorum,
Simitçi çocuğun uykulu sesi,
Fırından gelen ekmek kokusu,
Ve bir gün daha senden,
Yoksunluğumun sabahından yazıyorum.
Günaydın sevdicek,
Seni bu sabah bir başka özlüyorum.
Bir radyo sesi eşlik eder kalemime.
Bir türkü feryâdı demler cümlelerimi.
Makamlar bardak olur önümde.
Şiirler doldururum içine.
Âh!
Bu gece de bir hâşim vaveyla,
Pencereye yaslandıkça başım, camlar üşüyor.
Zifiri sokağa düşen kar üşüyor.
...
Hüseyin Yarım