Ölmek güç bir şey değil, ama böyle yavaş ve korkutucu bir biçimde ölmek çıldırtıcıydı.
Ölümlerin ateşi yavaş yavaş soğuyor, arada bir küçük hevesler yokluyor, hayatım inceden yoluna giriyor. Ama yine de, ne zaman pencerelere yaklaşsam aniden aşağı atlamayacağımın garantisini kendime bile veremiyorum. Beni tanırsın, ölmek istediğim filan yok. Sadece bir anlığına neler olacağını çok merak ediyorum. Zaten insanın başına ne gelirse ya meraktan, ya bilirsin işte...
Sayfa 100Kitabı okuyor
İnsan bekledikçe - bu dediğim gerçek - akreple yelkovan daha yavaş hareket etmeye başlıyor.
Sayfa 145
Olmak ya da olmamak, işte bütün mesele bu!
Düşüncemizin katlanması mı güzel
Zalim kaderin yumruklarına, oklarına
Yoksa diretip bela denizlerine karşı
Dur, yeter demesi mi?
Ölmek, uyumak sadece!
Düşünün ki uyumakla yalnız
Bitebilir bütün acıları yüreğin,
Çektiği bütün kahırlar insanoğlunun.
Uyumak, ama düş görebilirsin uykuda, o kötü.
Çünkü,
Yeniay yavaş yavaş bir bulutun ardından ortaya çıkınca, dağın sırtı sanki suyla kaplanmış gibi göründü. İhtiyar pusun ortasında gecenin lacivert göğüne bakarken dua etmeye başladı, Göğün Babası, diye seslendi, açlıktan ölmek üzere miyim? Bana biraz tahıl ver de şöyle birkaç gün daha yaşayayım, en azından köpekten daha çok yaşamama izin ver de o öldükten sonra gömmek için iyi bir yer bulabileyim ona, cesedini siçanlar parçalamasın, böylece bir sonraki hayatında yeniden yürüyebilir bu dünyada. Köpek öldükten sonra bu mısır fidesinin olgunlaşmasını görmeme de izin ver, ben sırf onun için kaldım bu dağ başında, hasat kaldırmama da izin vermelisin. Mısır olgunlaştıktan sonra da ölmeme izin verme, bir sonraki yağmura, kuraklıktan kaçanlar köye geri dönene kadar yaşamama izin ver ki bu mısır koçanını köylülere teslim edebileyim. Bu misır, bu dağ silsilesinin tohumudur.
Sayfa 44 - Jaguar Kitap
Annem İçin
Öldükten beş gün sonra geldin rüyama. Babaeski’deki eski evin oradasın. Hayır gelin çıktığın ev değil, diğeri. Biz çocukken her yazları kardeşlerinle, kuzenlerimle bir araya geldiğimiz eski mezarlığın oradaki ev. Evin bahçesine çiçekler ekilmiş. 20 li yaşlarındasın. Sanırım hiç evlenmemişsin. Bahçedeki çiçekleri suluyorsun. Çok mutlusun. O kadar
“Oysa bazı şeyler vardır ki, sırf insanların çoğunluğu öyle olmaları gerektiğine inandığı için yerleşir, normalleşirler. İki örnek vereceğim size. Yazı makinesinin tuşlarının neden bildiğimiz sırada düzenlediğini hiç merak ettiniz mi?”
“Hayır.”
“İlk sıradaki harflerin düzenine göre adlandırıyoruz klavyeleri: QWERTY. Klavyenin neden alfabetik
Anladığım kadarıyla ağır bir depresyonunuz var. Zor ve ıstıraplı bir hastalıktır bu. Önce insanların umutlarını kırar, yaşama sevincini yok eder. Sonra yavaş yavaş ruhsal çöküntü başlar. Ağır bir karamsarlık, olumsuz duygu ve düşünceler egemen olur. Kişi her konuda pişmanlık ve suçluluk hisseder. Kendine olan saygısı biter. Uykular bozulur, iştah kesilir, zaman bir türlü geçmez ve ağır bir iç sıkıntısıyla birlikte kişi ölmek ve bu ıstıraptan bir an önce kurtulmak ister.
Sayfa 299Kitabı okudu
… bağırarak sonu çabuklaştırmak mı daha iyidir, yoksa susmak ve böylelikle daha yavaş bir ölümle ölmek mi?
Sayfa 240Kitabı okudu
Ölmek güç bir şey değil ama böyle yavaş ve korkunç bir biçimde Ölmek çıldırticiydi
Sayfa 60 - Turkiye iş bankasıKitabı okudu
HAŞHAŞİLERİN ASLI
İşte bilinmeyenleriyle Haşhaşi örgütü:
Haşhaşîler denildiğinde, akla Hasan Sabbah, onun meşhur Alamut Kalesi, bir de uyuşturduğu fedaîlerini sahte cennete sokup, kadınlarla her türlü zevki yaşattıktan sonra çıkarıp, onlara o cennete tekrar kavuşmaları için görev vermesi, fedaîlerin de “gerçek zannettiği” bu “sahte cennete” tekrar kavuşabilmek için
Bir kurşunla mı, yoksa açlıktan yavaş yavaş ölmek mi daha iyi, bilemiyorum.
Sayfa 112 - CanKitabı okudu
