48 okunma, 3 beğeni - Abdullah Demir kitapları, eserleri, Abdullah Demir kimdir, öz geçmişi, Abdullah Demir nereli gibi bilgiler, kitap incelemeleri ile yorumları, Abdullah Demir sözleri ve alıntıları detaylı profili ile 1000Kitap'ta.
Hakkında
1970 yılında Havza'nın Aslançayır Köyü'nde doğdu. Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi (1995) mezunu olan yazar aynı üniversitede "Tophane Mahkemesi 7 Numaralı Şer'iye Sicil Defteri'nin İncelenmesi" isimli yüksek lisans teziyle bilim uzmanı (1998), "Ebussuud Efendi'nin Osmanlı Hukukundaki Yeri" adlı çalışmasıyla doktor oldu (2004). Askerliğini Kara Harp Okulu'nda hukuk öğretim elemanı olarak tamamladı. Evli ve iki çocuğu olan yazar, halen Zirve Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde Hukuk Tarihi anabilim dalında öğretim üyesi olarak çalışmaktadır.
"Ey insanlar! Doğrusu biz sizi bir erkekle bir dişiden yarattık. Ve birbirinizle tanışmanız için sizi kavimler ve kabilelere ayırdık. Muhakkak ki Allah katında en değerli ve yüce olanınız O'ndan çok korkanınızdır. Şüphesiz Allah bilendir, her şeyden haberdardır. "
Rus ulusunun oluşumundan son asra kadar göstermiş olduğu ilerlemeyi göz önüne aldığımızda Rus toplumunun içinde bulunduğu sosyo-psikolojik durumu iyi değerlendiren ve (hangi rejimde olursa olsun) yaptıkları emperyal hareketlerde kendi toplumunu çok iyi tanıyan ve kendi emellerine göre doğru yönlendirme yapan yöneticiler sayesinde ilerleyip
Kitabı iki açıdan değerlendirmek gerek.
1. Olarak yazar gayet anlaşılır Türkçe kullanmış ve Osmanlıca kayıtları Latin harflerle paylaşmıştır ancak bir türlü kitaba derinlemesine giremedim. Aramızda öyle bir bağ olmadı. Bu konu ilgimi çekmesine rağmen çok boğulduğumu hissettim. Yazar çok büyük emek göstermiş ve kitap herkesin anlayacağı şekilde hazırlanmış ama yine de beni kendine çekemedi.
2. Olarak Osmanlı mahkemeleri ve işleyişi hakkında genel fikirlerin oldu. Günümüze çok da uyumlu olmadığını gördüm, özellikle şahitlik meselesi okuryazarlığın az olmasından ve eski İslam devletlerinde şahitlik kullanıldığı için, buna devam edilmesini yanlış buldum. Bunun yerine, devlet bir devrim yaparak okuma-yazmayı tebaasına öğretebilirdi.
Diğer bir konu ise; tam adaletten bahsetmek pek mümkün değil gibi çünkü gayrimüslimlerin şahitliğinin Müslümanlara karşı kullanamıyor olmasıdır. Onların şahitliği doğru bile olsa şahit olarak mahkeme kabul etmiyor ancak yazar, din-dil-ırk ayrımı yapılmıyor diyor. Bir insanın kendini Müslüman veya Hristiyan adletmesi doğru ya da yalan şahitlik yapacağı anlamına gelmez. Çevresinde dürüst biliniyorsa, iyi bir insan ise kabul edilmeli. Dini yüzünden böyle bir ayrımcılığa uğramak üzücü.
Yazara emekleri için çok teşekkürler
Osmanlı MahkemesiAbdullah Demir · Yitik Hazine Yayınları · 20102 okunma
Türk hukuk tarihinin özeti niteliğinde olan, normal bir akademik çalışma. Puan olarak 8.5/10 veriyorum. Hukukçuların ve siyaset-bilimcilerin okumasını tavsiye ederim.
Türk Hukuk TarihiAbdullah Demir · Yitik Hazine Yayınları · 20117 okunma