Adem Karataş Gönderileri
Adem Karataş kitaplarını, Adem Karataş sözleri ve alıntılarını, Adem Karataş yazarlarını, Adem Karataş yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Allah'ın ezelî mânâda bir şeyi bilmesinin, kulun irâde ve seçimi üzerinde zorlayıcı bir etkisi yoktur. Aslında insanlar, Allah'ın kendileri hakkında sahip olduğu bilgiden habersizdirler ve pratik hayatta bu bilginin etkisi altında kalmaksızın, yapacağı işlerde kendi irâdeleriyle davranmaktadırlar.
Sayfa 630 - Serhat KitabeviKitabı okudu
kaza
Kaderi bir plâna benzetirsek, kaza da plâna uygun olarak, o şeyin gerçekleşmesidir. Kâinatta meydana gelen her şey, Allah'ın bilmesi, dilemesi ve yaratması iledir. O'ndan başka yaratıcı yoktur. Kader ve kazâya îman etmek, her şeyin Allah tarafından belirlenmesine ve zamanı gelince belirlendiği gibi yine Allah tarafından yaratılmasına inanmak demektir. Allah-ü Teâlâ buyuruyor ki: "De ki: Allah'ın bizim için yazdığından başka bir şey isâbet etmez." 3564
Sayfa 629 - Serhat KitabeviKitabı okudu
Kader İlâhî Bir Yazılımdır
Kader, Allah'ın ezelde varlığı yaratırken uyguladığı ilâhî yazılımdır. Kader, tıpkı bir bilişim mühendisinin bir bilgisayar programını veya oyununu yazarken; kuralları koyması, hareket alanlarını, sınırlarını ve talimat tuşlarını belirlemesi, eylemlerin gerçekleştirileceği platformu tasarlayıp-dizayn etmesi, aktörlerin rollerini ve tercih alanlarını belirlemesi, kazanma-kaybetme şartlarını tespit etmesi gibi, Allah-ü Teâlâ da yaptığı mükemmel ve kusursuz ilâhî kader (kudret-takdir) yazılımı ile gökleri, yeryüzünü, ikisi arasındakileri ve insanoğlunu yaratmış, hatasız ve kusursuz işleyen, değişmez yasalara (ölçülere) bağla- dığı gökleri ve yeryüzünü insanoğlunun emrine vermiştir.
İnsanın eylemlerine gelince, ona da eylemlerini belirleme, yolunu tercih etme, irâde etme imkân ve fırsatı vermek için, onu yaratılış amacını gerçekleştirebilecek birtakım yeteneklerle donatmış, insana iyi-kötü, güzel-çirkin, günah-sevap vb. alternatif yollarını kader olarak belirlemiş, bunları tercih etme irâdesi ve yapabilme kâbiliyeti vermiştir.
Sayfa 626 - Serhat KitabeviKitabı okudu
Kader Meselesi
Rasûlullâh sallallâhü aleyhi vesellem şöyle buyurdu:
"Dosdoğru olun! Hayırlı amellerinizi artırın.Rabbiniz kulların yapacakları her şeyi bildiğinden dolayı, O'na göre kaderlerini yazıp bitirmiştir. (İnsanların) bir kısmı cennetlik, bir kısmı da cehennemlik olacaktır."
Sayfa 624 - Serhat KitabeviKitabı okudu
"Tevbe eden, îman eden ve iyi davranışta bulunan kimseler hiçbir haksızlığa uğratılmaksızın Cennet'te; çok esirgeyici olan Allah'ın, kullarına vaad ettiği, onların idraklerini aşan Adn Cennetleri'ne gireceklerdir. Şüphesiz O'nun vaadi yerine gelecektir. Orada boş söz işitmezler, kendilerine yalnız esenlikler dilenir. Orada, sabah akşam rızıkları hazırdır. Kullarımızdan takva sahibi kimselere vereceğimiz Cennet işte budur.3523 Cennet, Allah'a karşı gelmekten sakınanlara uzak olmayacak şekilde yaklaştırılacaktır.3524 İşte günahlardan temizlenenlerin mükâfatı."3525
Sayfa 617 - Serhat KitabeviKitabı okudu
Allah-ü Teâlâ buyuruyor ki: "Rabbinizin bağışına, genişliği göklerle yer arası kadar olan ve Allah'a karşı gelmekten sakınanlar için hazırlanmış bulunan Cennete koşun. Onlar, bollukta ve darlıkta Allah yolunda harcayanlar, öfkelerini yenenler, insanları affedenlerdir. Allah, iyilik edenleri sever. Yine onlar, çirkin bir iş yaptıkları yahut nefislerine zulmettikleri zaman Allah'ı hatırlayıp, hemen günahlarının bağışlanmasını isteyenler -ki, Allah'tan başka günahları kim bağışlar- ve bile bile işledikleri (günah) üzerinde ısrar etmeyenlerdir. İşte onların mükâfatı, Rab'leri tarafından bağışlanma ve içinden ırmaklar akan Cennetlerdir ki, orada ebedi kalacaklardır. (Allah yolunda) çalışanların mükâfatı ne güzeldir!"( Âl-i İmran, 133-136.)
Sayfa 616 - Serhat KitabeviKitabı okudu
Allah'ın cemâlini seyretme nimeti
Peygamber sallallahü aleyhi vesellem daha sonra şu âyet-i kerime'yi okumuştur: "Güzel davrananlara daha güzel bir karşılık olarak (Cennet,) bir de fazlası (Allah'ın cemâlini seyretme nimeti3513) vardır.
Cerir İbn Abdullah el-Beceli radıyallâhü anh'den rivayetle: 'Rasûlullah sallallâhü aleyhi vesellem dolunay durumunda olan aya bakarak şöyle buyurdu: "Sizler şu ayı güçlük çekmeden gördüğünüz gibi, Rabbinizi de Cennetten açıkça göreceksiniz. O'nu görmekte haksızlığa uğramayacak, izdihama da düşmeyeceksiniz." "3516
"Sizden hiçbir kimse yoktur ki, Rabbi ile kendisi arasında herhangi bir tercüman olmaksızın ve Rabbi ile kendisinin arasını engelleyen bir perde bulunmaksızın (gözleri ile O'nu görecek) ve O'nunla konuşacaksınız." 3517
"Allah katında en üstün mertebede olanlar, O'nun yüzüne sabah-akşam baka(cak) olanlardır." "3518
"Hayır! Şüphesiz onlar/kâfirler, o gün Rablerinden (O'nu görmekten) mah- rum bırakılacaklardır."3519
Sayfa 616 - Serhat KitabeviKitabı okudu
Allah-ü Teâlâ buyuruyor ki: "Orada/Cennet'te kendileri için diledikleri her şey vardır. Katımızda dahası da vardır.' "3511
"O gün birtakım yüzler ışıl ışıl parlayacaktır. (Onlar Cennetten) Rablerine bakacaklardır."3512
Sayfa 615 - Serhat KitabeviKitabı okudu
Rasûlullâh sallallâhü aleyhi vesellem buyuruyor ki: "Cennete giren hiçbir kimse, dünya kendisine verilecek olsa bile bir daha dünyaya dönmek istemez."
Sayfa 615 - Serhat KitabeviKitabı okudu
"Cennetlerin en güzel ve yüksek dereceli olanı Firdevs Cenneti olup; Rahman'ın arşı bunun üzerindedir. Cennetlerin bütün nehirleri buradan fışkırır. Allah'tan Cenneti isteyeceğinizde Firdevs Cennetini isteyiniz." (Buhari, Cihad, Tirmizi, Cennet,)
Sayfa 604 - Serhat KitabeviKitabı okudu