Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ahmed Davudoğlu

Ahmed DavudoğluDini Tamir Davasında Din Tahripçileri yazarı
Yazar
Çevirmen
9.0/10
73 Kişi
302
Okunma
77
Beğeni
4.968
Görüntülenme

En Yeni Ahmed Davudoğlu Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Ahmed Davudoğlu sözleri ve alıntılarını, en yeni Ahmed Davudoğlu kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Huzeyfe -radiyallahu anh-den rivayet edildiğine göre Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz Hadis-i şerif’lerinde buyururlar ki: “Deccal’in sol gözü yoktur. Saçı çok bir adamdır. Cennet ve cehennem namıyla nezdinde iki mevki vardır. Lâkin hakikatte cehennem gösterdiği mevki cennet ve cennet gösterdiği mevki ise cehennemdir
Sayfa 2934
“Âdem’in yaratılışı ile kıyametin kopması arasında Deccal’den daha büyük bir fitne yoktur.” buyurmuştur
Sayfa 2946
Reklam
Müslüman bilinen birçok aile, Noel Baba, yılbaşı ve salon düğünü gibi şeylerde gayrimüslimlerden aşağı kalmıyor. Halbuki Peygamber Sallalahü Aleyhi Vessellem Efendimiz "Her kim bir kavme benzerse, o da onlardandır." buyurmuşlardı.
Sayfa 186 - Hece Yayınları, 1. Basım, Temmuz 2005Kitabı okudu
İlk vazifeniz imanınızı ve çoluk çocuğunuzun imanlarını temin ve muhafaza olmalıdır. Ondan sonra onun icaplarını birer birer yerine getirmeye gayret ediniz. Müslüman, kulluk edeceğine Allah'ına söz veren insandır, bu sözü verip de ona kulluk etmeyen yalan söylemiş; hilebazlık etmiş olur ki, karşılığında cezayı hak eder...
Sayfa 185 - Hece Yayınları, 1. Basım, Temmuz 2005Kitabı okudu
... Bugün vicdan sarsıntısı, iman buhranı o dereceye varmıştır ki, Müslüman aileleri içinde dinle alakası olmadığını açık açık ilan edebilen fertlere ve onların bu küstahlığını hazmederek; gençliklerine, çocukluklarına bağışlayabilen ana-babalara her yerde rastlamak mümkündür. La havle vela kuvvete illabillah! Bu azim cinayetler karşısında insanın kanı donacak gibi oluyor. Müslüman bir ana-baba, evladının küfrüne nasıl razı olur ya Rabbi! ...
Sayfa 184 - Hece Yayınları, 1. Basım, Temmuz 2005Kitabı okudu
Nimetlerin En Büyüğü
Bütün din kardeşlerime vasiyetim şudur: Her şeyden evvel imanınızı korumaya çalışınız! Allah'a iman, bize bahşedilen nimetlerin en büyüğüdür. O, öyle paha biçilmez bir pırlantadır ki; kazanılması kolay, fakat muhafazası son derece müşkildir. Çünkü ins ve cin şeytanlarından onun pek çok düşmanları vardır...
Sayfa 183 - Hece Yayınları, 1. Basım, Temmuz 2005Kitabı okudu
Reklam
Esbaba tevessül gerekiyordu.
Sayfa 145 - Hece Yayınları, 1. Basım, Temmuz 2005Kitabı okudu
Bulgaristan göçmenleri
... Taşlıtarla'ya iskan edilen Bulgaristan göçmenleri vaktiyle serhat bekçisi olarak Tuna boylarına Anadolu'nun muhtelif yerlerinden götürülmüş seçme insanlardı. Buraya göç etmelerinin yegâne sebebi, din ve diyanetlerini, namus ve iffetlerini muhafaza edebilmekti. Doğup büyüdükleri yerlerden ve bütün dünya varlıklarından koparak buraya sığınmaları bundandı. Hattâ yetmişlik bir anne burada o zamanlar yeni yeni zuhur etmeye çalışan komünistlik hareketlerini görünce: "Eyvah beh uşağım, biz ondan kaçtık; o bizden evvel gelmiş buraya!" demişti. Yaşlı anne bununla tabii komünistliği kastediyordu. Hulasa gelen ailelerin hepsi namuslu, dindar ve hamiyetli insanlardı. Şu hâlde bu öldürücü gazete haberleri, bu alçakca iftiralar nedendi? Bunu seneler sonra mezkûr gazetelerin meşrepleri iyice meydana çıktığında anladık. Meğer herifler kendileri komünist oldukları için komünizmden kaçıp gelenlere fena hâlde içerlemişler. Ve belli ki içlerinden: "Sizin alnınıza siyah bir leke sürelim de ömrünüz oldukça onu çıkarmaya uğraşın!" demişler. Hakikaten sürdüler ve hakikaten bu leke bugüne kadar tamamıyla giderilemedi. İhtimal Taşlıtarla isminin "Gazi Osman Paşa"ya çevrilmesinde bu giderme çabasının payı vardır. Bize ilaç diye zehir iğnesi veren doktor da her hâlde komünist imiş!..
Sayfa 144 - Hece Yayınları, 1. Basım, Temmuz 2005Kitabı okudu
... Kollarımı o kalın sicimle arkama kat kat bağladı. Başıma da bir maske geçirdi. Bu maskenin fil hortumuna benzer bir hortumu vardı. Maskeyi giyen insan bu hortumun içinden nefes alıyordu. Hortumun içinde ise oksijen vardı. Zannederim hortum, sesi önlemek için yapılmıştı. Maske başıma geçirilince dünyayı iki gözlükten görmeye ve hortumdan gelen hoş bir havayı teneffüse başladım. Tam bu sırada birden ateş düşmüş gibi bir hâl oldu. Teğmen elektrik cereyanını salmıştı. Kafamın mor alevler içinde cayır cayır yanmakta olduğunu, maskenin gözlüklerinden görüyordum. Sade kafam değil, bütün vücudum yanıyor! Dişlerim birbirine çarptıkça elektrik burgusuna benzer bir çatırdı duyuyor; feryat ve figanım ayyuka çıkıyordu. İnsafsız kefere zerre kadar vicdan azabı duymadan beni diri diri yakıyordu...
Sayfa 101 - Hece Yayınları, 1. Basım, Temmuz 2005Kitabı okudu
Bulgarlar askerlik meselesinde de Türkleri ayırır, Türk çocuklarını yalnız "Turduvak" denilen işçi-asker alırlardı. Bunun adı askerlik ise de hakikatte müthiş bir kamp hayatından ibaretti. Bulgaristan'ın en aşılmaz dağlarını yararak şose ve tren yolu yapanlar, balta girmedik longuz ormanlarını kesenler bu işçi-askerler, yani Türk çocuklarıdır. Gerçi askerlik müddeti dokuz aydan ibaretti; fakat bu dokuz ay zarfında askerlerin yarısı sakat oluyordu.
Sayfa 52 - Hece Yayınları, 1. Basım, Temmuz 2005Kitabı okudu
Reklam
... Bulgar hükümetinin Türklere on paralık yardımı olmadığı gibi, lisan muallimi olarak gönderdiği Bulgarların maaşını da Türkler öderdi.
Sayfa 51 - Hece Yayınları, 1. Basım, Temmuz 2005Kitabı okudu
Rüşdiye, vaktiyle Mustafa Reşid Paşa'nın açtığı mekteplerin devamı demek olup ortaokul derecesindedir.
Sayfa 51 - Hece Yayınları, 1. Basım, Temmuz 2005Kitabı okudu
Koca Yusuf
Avrupalılara Türk gibi kuvvetli sözünü darbımesel yaptıran Türk pehlivanlarının başında o vardır.
Sayfa 30 - Hece Yayınları, 1. Basım, Temmuz 2005Kitabı okudu
Bil'umum Din Kardeşlerime vasiyetim şudur: Her şeyden evvel imanınızı korumaya çalışınız! Allah'a iman, bize bahşedilen nimetlerin en büyüğüdür. O, öyle paha biçilmez bir pırlantadır ki; kazanılması kolay, fakat muhafazası son derece müşkildir.
Sayfa 171
677 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.