Şu yazarlık işi sararsa da ileride kendim bir kitap yazarsam, sürekli kullanılacak olan telaffuzu zor kelimeleri okura okutmanın bir yolunu bulmalıyım. Çünkü bazı kişilerin onları -benim yaptığım gibi- okumadan geçtiklerine eminim. Karşı casusluk manasına gelen şu 'kontrespiyonaj' kelimesi bu iş için uygun sayılır.
Aslında Ay kadar kadın, yerçekimi kadar erkek ve en az 'gerçek' kelimesi kadar gerçeğiz-dir. Ve de biz karakterler bu dünyaya yaşamaya gelmeyiz, çünkü ölmeyiz-dir. Yani bu halde düşünüyorsanız, o halde varız-dır.
Ah şu aşk denen şey çok tuhaftır. Sevmekle aralarındaki fark açıktır. İnsan sevgiye kanar , aşka ise kanar. Ya korka korka seversin bir şeyi, ya da seve seve korkarsın bir şeyden. Yani artık hiçbir şey gelmez elden. Bırakacaksın aksın...
Romantizma... Genellikle gençlerde görülen... Huy değişmesi, surat düşmesi ve ekstrasistola bağlı mantık uyuşması şeklinde belirtileri olan... Yan etkisel olaraksa güldüren, ağlatan ve bazen de şiir yazdıran bir çeşit iç hastalık.