İnsanoğlu topyekün birbiriyle kardeştir
Malzemesi bedendeki uzuvlar gibi eştir
Hastalık tek bir uzvu geçirince ele
Ne huzur kalır ne takat geriye
Yakmazsa başkalarının acısı kalbini
Hakkın değildir sana insan denmesi
Müşerref el-Din Abdullah
SADİŞİRAZİ
Bu bir bokböceği. Bazıları ona 'toprak kazıyan' diyerek daha edepli bir isimle hitap eder. Dışkı yiyor, bunu biliyor muydunuz. Hatta çocukları için dışkı topluyor. Dışkıları kendi ağırlığından kat kat büyük olan misketler haline getiriyor. Dişiler onların içine yumurtalarını bırakıyor ve çocuklar öyle bir dünyaya geliyorlar ki dışkı yüzünden gün ışığını görmüyorlar. Ve tüm hayatları dışkı etrafında dönüyor! Büyüleyici olan tarafı ne biliyor musunuz? Erkekler dışkı misketlerini arka ayaklarıyla yapıyorlar. Bu esnada güneşe bakıyorlar.
Onlar hayatları için ellerinden ne geliyorsa yapıyorlar. Onlardan öğrenin. Hayatınızdaki pisliklerden kurtulamıyorsanız o zaman onları ardınıza koyun ki en azından geleceğe olan bakışınızı engellemesin.
''Bazen en mutlu olunması gereken an, sen onun farkına varmadan geçip gitmiş oluyor. Sanki mutlu olmak tüm diğer düşünceleri silip yok ediyor. O an olan her şeyin üzerindeki yansımayı söndürüyor.''
Fantastik bir dünya; ejderhalar, elfler, cüceler, alpler, devantharlar, ölümsüzler ve niceleri. Başta biraz sıkıcı gelse de okudukça bu kurgunun içine giriyorsunuz.
Gerçi beni Christopher Paolini'nin dörtlemesinin kitapları Eragon, Eldest, Brisingr, Miras kadar içine çekemedi ancak yine de keyif verdi. En iyisi ikinci kitaba geçeyim de bu macerayı bitireyim bakalım daha neler olacak bu fantastik dünyada.
Meğer bu seri 5 bölümden oluşuyormuş. Türkiye'de ise sadece ilk ikisi basılmış. Eeee ne olacak şimdi? Macera yarım kaldı. O yüzden siz heves edip, alıp okumayın boşuna. Hüsran hüsran hüsran...
Fantastik bir kitap ve fantastik bir dünya. Farklı dünyalar var ve birçok fantastik canlı var. Alpler, alp çocukları, ejderhalar, gökyüzü yılanları, devantharlar, elfler, bulut toplayıcılar, krallar, krallıklar, savaşlar, ölümsüzler... Bir fantastik dünyada olması gereken her şey var. Konusu da oldukça güzel ancak çeviriden mi yoksa yazardan mı