Cüneyt Arcayürek sözleri ve alıntılarını, Cüneyt Arcayürek kitap alıntılarını, Cüneyt Arcayürek en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Dışarda,
karanlıklarda
çatırdıyor deniz, böğründen vurulmuş bir orman gibi.
Biz içerde susuyoruz,
susuyor zindan
kanı içine akan
yaralı bir hayvan gibi...
... Telgraf gazetesinde bir yazı dizisi yayımlandı, Aka Gündüz'ün: "Kanseristandan geliyorum."
Ciğerini kemiren illeti değil, hastanelerin durumunu anlatıyordu.
"Yeter ki, iftira etmesinler. Yalan yazılmasın, söylenmesin. Bugünlerde yalanın hürriyeti ziyade."
(...)
"Bizi korkutan, bu kadar gözü kapalı yalan söyleyebilmeleridir."
Çünkü yıllar gelip geçecek, dönemler gelip geçecek, siyasal mevsimler dönecek, ama işkenceler durmayacak, bunlardan yakınanlar bir eski başbakan kadar bile seslerini, ıstıraplarını duyuramayacaklardı.
Türkiye'de bir dönemi şu yada bu biçimde aşıp geçtikten sonra , o dönemi "kötüleme" huyundan bir türlü vazgeçemiyoruz. 1950'de,1960'da,1970'de ve 1980'de de böyle oldu. Her geçen on yıllık dönemin Türkiye'ye "birşeyler katan olumlu yanları" bir yana atıp elimizden geldiğince o dönemi karalamayı ulusal bir alışkanlığa dönüştürdük.
Yazgıya bakın: Aydemir, Menderes'in asılması için etken olan gruplardan birinin içindeydi. Ve aradan birkaç yıl geçtikten sonra, yaşamını bir sehpada noktalıyordu.
Karmaşa. Tartışma. Belirsiz günler. Sürekli olarak "demokrasinin yaşayacağını" söylüyoruz; o günlerde de bugünlerde de dilimizden eksik etmediğimiz bir slogan bu.
Adam uzaklaştıktan sonra, eniştem bana, "Bu adam, ünlü romancılardan biri. Sabahattin Ali adı. Ama komünist" dedi.
Eniştemden korktuğum için komünistliğin bir tür hastalık adı olup olmadığını soramadım.