Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Cüneyt Arcayürek

Cüneyt ArcayürekDerin Devlet 1950-2007 yazarı
Yazar
7.9/10
141 Kişi
476
Okunma
35
Beğeni
4.996
Görüntülenme

Cüneyt Arcayürek Sözleri ve Alıntıları

Cüneyt Arcayürek sözleri ve alıntılarını, Cüneyt Arcayürek kitap alıntılarını, Cüneyt Arcayürek en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Türk iç politikasında üç köşe nokta: Darbe - askeri yönetim - demokrasiye geçiş! Üç köşe noktada üç isim: Evren - Özal - Demirel! 12 Eylül 1980'den sonra bu üç adam arasında yıllarca sürecek kıyasıya siyasal ve iktidar kavgaları ... Belleklerimizde olaylardan çok, bu üç ismin yer etmesini sağladı. Olayları unuttuk, ama üç isim ne günlük yaşamdan, ne de belleklerden yitiyor.
Reklam
"Ben umudumu insanları küçülten çıkar hesaplarına bağlamıyorum. Ben umudumu insanları yücelten duygulara bağlıyorum ve bu umutla hükümeti kuruyorum" diye konuşan Ecevit, 22 Haziran 1977'de hükümet listesini Çankaya'ya sundu. Korutürk hükümeti onayladı.
"Adnan Menderes asılacak adam değildi!.." Hayır, bu anlatım yeterli değildi. Halkın oylarıyla seçilen siyasetçiler bir sehpada sallandırılmamalıydı. Bu yargıda kemikleşen mantığım, yıllar ilerledikçe daha bir gelişti. İdam cezaları kaldırılmalıydı.
Sayfa 239
Sebük'e göre, Nazım Hikmet'in vatanseverliğini kanıtlayacak önemli belge, ozanın yazdığı "Kuvayi Milliye Destanı" idi. Yalman'la yaptıkları anlaşmaya göre, Sebük, bu destanı günün iktidarına, önde gidenlerin gösterecek, okuyacaktı. Her dizesi bağımsızlık kokan böyle bir destanı yazan insanın, "vatan haini" sayılmaması gerektiğini vurgulayacaktı.
Sayfa 158
Reklam
Yirmi iki, yirmi üç yaşlarındaki bir insanın, çocukluk günlerine özlem çekeceğini düşünebilir misiniz?..
Sayfa 77
Başbakanı ürküten, gensoru görüşmelerinin sonunda, ilgililer için soruşturma açılma olasılığıydı. Giderek Koraltan, yapısına uygun “müthiş” bir buluşla ortaya çıktı: “Ne çıkar soruşturma açılırsa, veririz bize uygun hâkimlere, hepsi beraat ederler..” dedi.
Sayfa 292
"Türk halkı, ancak hükümetin öğrenmesine izin verdiği şeyleri öğrenebilmektedir."
Sayfa 92 - 1956, San Mercury GazetesiKitabı okudu
"Yeter ki, iftira etmesinler. Yalan yazılmasın, söylenmesin. Bugünlerde yalanın hürriyeti ziyade." (...) "Bizi korkutan, bu kadar gözü kapalı yalan söyleyebilmeleridir."
Sayfa 69
Reklam
Çünkü yıllar gelip geçecek, dönemler gelip geçecek, siyasal mevsimler dönecek, ama işkenceler durmayacak, bunlardan yakınanlar bir eski başbakan kadar bile seslerini, ıstıraplarını duyuramayacaklardı.
Sayfa 28
artık hiç ileri, bir geri
Demokratik yaşama yöneldiğimizden beri, tam 45-50 yıldır bir geri, bir ileri - bir ileri, bir geri... Gidip geliyoruz.
Sayfa 112
Nazım Hikmet
Dışarda, karanlıklarda çatırdıyor deniz, böğründen vurulmuş bir orman gibi. Biz içerde susuyoruz, susuyor zindan kanı içine akan yaralı bir hayvan gibi...
Sayfa 28 - Bilgi Yayınevi
... Telgraf gazetesinde bir yazı dizisi yayımlandı, Aka Gündüz'ün: "Kanseristandan geliyorum." Ciğerini kemiren illeti değil, hastanelerin durumunu anlatıyordu.
Türkiye'de bir dönemi şu yada bu biçimde aşıp geçtikten sonra , o dönemi "kötüleme" huyundan bir türlü vazgeçemiyoruz. 1950'de,1960'da,1970'de ve 1980'de de böyle oldu. Her geçen on yıllık dönemin Türkiye'ye "birşeyler katan olumlu yanları" bir yana atıp elimizden geldiğince o dönemi karalamayı ulusal bir alışkanlığa dönüştürdük.
384 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.