İsimleri bildiğimizde hikâye başladı ve isimler son bulduğunda hikâye başladı…
Aldığınızdan daha hızlı bir şekilde yerine bırakın. İlerleme o kadar dağınık ki sıkılmaktan ileri gidemiyorsunuz. Çeviriden mi yoksa yazar gerçekten bu kadar umarsızca yazmış anlamak zor. Sıkıcı anlatımıyla öneremeyeceğim bir kitap.
Hayatımda bu kitabı okumak zaman kaybı diye bakabilecegim tek kitap olur umarım. Çeviriden kaynaklı olduğu da göz önüne alınabilir. Fakat bir konu ancak bu kadar dağınık anlatılabilir ve konunun bütünlüğünü bozma açısından bakıldığında başarılı denebilir.
"Bütün dinlerin aynı olduğuna inanırdı.Yeni dine de çabuk alıştı. Fakat bir Ortodoks gibi haç çıkarmaktan asla vazgeçmedi.
Savaşın acı yüzünü,cahilliği,insanın çaresizlikle imtihanını yahut cahil toplumları,çürümüş ahlak anlayışlarını anlatırken ince bir çizgide yüründüğünü unutmamak gerek. Sapıklığı, iğrençliği, sübyancılığı eleştirebilmekle ve bunu edebi zekayla yapmakla normal göstermek arasındaki dengeyi kurmak şöyle dursun yanından geçemeyen bir yazarı Orhan Pamuk'a benzetmişler... 51.sayfada kızımın kanını akıtacak bir erkek bulamadım,kanını akıtsalar kızımın hastalığı iyileşirdi para bile verdim olmadı diyen bir karakter yarat,adını Gandhi koy,sonra en başından garibim suçsuzken öldürdüler güzellemesi yaparak bana bu karakteri pazarla... Birkutukitaptan gelen,kenarda unuttuğum bir kitaptı. Keşke öyle kalsaymış. Sabrım 60. Sayfaya kadar yetti.