Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Feyza Bağlan

Feyza BağlanKoruyucu Psikoloji yazarı
Yazar
8.5/10
39 Kişi
189
Okunma
2
Beğeni
2.746
Görüntülenme

Feyza Bağlan Gönderileri

Feyza Bağlan kitaplarını, Feyza Bağlan sözleri ve alıntılarını, Feyza Bağlan yazarlarını, Feyza Bağlan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ailelerin her şeyi kontrol altında tutamayacaklarının farkında olmaları gerekiyor. Çünkü her şeyi kontrol altına almaya çalışan ebeveynlerin çocukları ileride kendi sorunlarıyla baş edemeyen bireyler olurlar. Çocuklar biraz büyüdüklerinde, ebeveynlerinin gözetimi altında olmak şartıyla, kendi hayatlarının sorumluluğunu almalılar.
Sayfa 159Kitabı okudu
Çocukları ve gençleri isyan ettiren, ailelerin koyduğu kurallar değildir. Onları tepki vermeye iten şey, gücün herhangi bir açıklama yapılmaksızın keyfi biçimde kullanılması ve karar verilirken fikirlerinin alınmamasıdır.
Sayfa 155Kitabı okudu
Reklam
Bazı anne-babalar çocuklarına sınırlamalar getirmekten hoşlanmazlar. Her ne kadar doğru gibi gözükse de, bu, çocuğa zarar verebilecek bir düşünce ve davranış biçimidir. Çocukların belli kurallar çerçevesinde yaşamaya ihtiyacı vardır. Çünkü sınırların çizilmiş olması onlara kendilerini güvende hissettirecektir.
Sayfa 153Kitabı okudu
Çocuğa saygılı davranmak ile onun en yakın arkadaşı olmak arasında fark vardır. Uzmanlar, anne-babalardan 'Çocuğum ve ben birbirimizin en iyi arkadaşıyız' cümlesini duyduklarında pek de hoşnut olmazlar. Çocuk ile arkadaş olmak zaman zaman anne-babanın otorite uygulamak durumunda kalması sebebiyle pek sağlıklı değildir, çünkü insan dengine yaptırım uygulayamaz. Babasını bir gün en yakın arkadaşı, diğer gün kendisine bazı sınırlandırmalar getiren biri olarak görmek çocuğun kafasını karıştıracaktır. Anne-babanın da biraz evvel arkadaşıymış gibi davrandığı çocuğuna bir ebeveyn gibi davranması oldukça zor ve çelişkili sahnelerin yaşanmasına sebep olabilir.
Sayfa 149Kitabı okudu
Çocukların özellikle yaşıtlarına şiddet uygulaması günümüzde sıkça karşılaşmaya başladığımız bir durumdur. Daha acı olan ise, yaşıtlarına şiddet uygulayan çocukların davranışlarından dolayı üzüntü veya utanç duymamasıdır. Araştırmalar durumun vahametini gözler önüne sermektedir: Şiddet gören taraf acı çektiğini gösterdiği oranda şiddet uygulama oranı daha da artmaktadır.
Sayfa 110Kitabı okudu
Erkek çocuklar, ebeveynler tarafından duygularını dışa vurmamaları gerektiği yönünde telkin edilirken ortaya bir ikilem de çıkar: Erkek çocukların öfke duygusunu dışa vurması genellikle toplum tarafından kabul görür. Böylece çocuk kendini anlatırken dışa vurabileceği tek duygu olan öfkeyi sıkça kullanır hale gelir. İlerleyen yaşlarda öfke duygusu gittikçe daha da güçlenirken, empati yeteneği zayıflar.
Reklam
Küresel bilgi akışı batıdan doğuya yönelik olduğu için, batılı normları temel alan eserlerden neyin 'doğru' olduğunu öğreniyoruz. Oysa dünyanın doğusunda hala bir kaşını kaldırarak çocuğuna çok şey anlatabilen babalar var; kimse de bunun yanlış olduğunu iddia edemez.
Çocuğun zayıf ve incinebilir olduğunu söyleyen sayısız uzmanla karşılaşılıyor, ancak onun içindeki direnç ve mukavemete atıfta bulunan uzmanlar parmakla sayılıyor. Evet, çocuklar aynı zamanda büyük direnişçilerdir: Hayatın zorluklarına karşı koymakta bazen onların üstüne yoktur. Hayatın erken travmaları, sonraki yıllarda sağlanan olumlu destekle telafi edilebilir, geçmişin yaraları merhamet ve şefkatle iyileştirilebilir. Kimse çocukluğunun kurbanı değildir.
175 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.