Jeremy Cherfas Gönderileri
Jeremy Cherfas kitaplarını, Jeremy Cherfas sözleri ve alıntılarını, Jeremy Cherfas yazarlarını, Jeremy Cherfas yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsan şempanze ve goril dna'larının bazıları bağlamında dikkate değer benzerliklerin yanı sıra kromozomları üzerinde de büyük benzerlikler vardır. İnsan ile şempanzenin kromozomlarını birbirinden yalnızca 6 tersinim( ve bozulmuş kromozomlar) ayırır diğer bir deyişle insanı insan insan yapan yalnızca 6 mutasyondur.
Sayfa 68Kitabı okuyor
Sirke sineklerinin 8 kromozomu bulunurken insanın 46, şempanzelerin 48 kromozomu bulunur. Ancak kendinizi Üstün hissetmeyin kimi eğrelti otları nın her bir hücresinde 600 kromozom bulunmaktadır. Kromozomlar temelde DNA gibi ürer 2 sarmalı ayrılır ve kendilerini kopyalarlar.
Sayfa 65Kitabı okuyor
Evrimsel Saat Düzeneği
Her bir fosilin daha insanımsı bir nesil getirdiği düşünülüyordu ;Böylelikle merdivenden tırmandıkça karşımıza önce dört ayaklı küçük beyinli akılsız hayvanlar olan kuyruksuz maymunlar sonrasında ise kambur ayaklarını sürerek yürüyen yarım akıllı insansı maymunlar ya da maymun insanlar çıkıyordu merdivenin en sonundaysa tepeden tamamen dik duran büyük beyinli insan durmaktaydı.
Sayfa 56Kitabı okuyor
Biz de kuyruksuz maymunlar daldan dala atlayan ortak bir ataya sahibiz, çünkü hepimiz Bir daldan dala atlayan atadan daldan dala atlayıcılar olarak türedik 20 milyon yıl öncesinin fosilleri arasında iyi bir daldan dala atlayan fosilin olmadığını gerçeği bilinmesi kimse buna karşı çıkmayacaktır.
Daldan dala atlayan başarılı bir miyosen 10 milyon yıl önce gibonların 7 milyon yıl önce orangutanların ortaya çıkmasına yol açmış ve nihayetinde 4 milyon yıl önce insan, şempanze ve goril olmak üzere üçe ayrılmıştır.
Sayfa 24Kitabı okuyor
DNA bulgularının yorumları, insan ile kuyruksuz maymunlar arasındaki genetik akrabalığının 3.6 ile 4 milyon yıl önce ortak bir atayı paylaştığımız yönünde olduğunu göstermiştir.
Sayfa 11Kitabı okuyor
İnsanın genetik materyali olan dna'mız şempanzelerin genetik materyali olan dnalarından yalnızca %1'den biraz daha farklıdır. Bu durum genellikle insanlar %99 maymun ve sadece yüzde bir insandır satırlarıyla ifade ediliyordu. Ancak gerçek şudur ki bizler %100 oranında maymunuz. Diğer bir deyişle kendi adımıza bir tür değiliz.Daha ziyade kıllı kuyruksuz maymunlar, şempanzeler ve goriller ile kardeş bir türüz. Aslında insanlar kuyruksuz maymunlara (DNA'ları bağlamında) atın zebraya, domuz balığının yunus'a ya da koyunun keçiye olduğundan daha yakındırlar.
Sayfa 11Kitabı okuyor
"Kuyruksuz maymunların 'insandan' evrimleştiğini söylemiştik, ama bu, 'İnsansı Maymunlardan evrimleşmiştir'le aynı biçimde okunmalıdır. Ortak atamız tam anlamıyla gelişmiş bir insan değildi, ancak kuyruksuz maymun benzeri olduğundan daha çok insan benzeriydi."
"Bir erkek asla bir çocuğun kendisine ait olup olmadığını bilemez, aldatma her zaman için bir olasılıktır. Bir kadının ise böyle bir şüphesi yoktur. Tam da bu temel neden dolayısıyla doğal seçilim erkekler üzerinde kadınlardan daha az etkili çalışır; en kötü durumda süper dik duruşlu, mükemmel koruyucu eşine badi badi yürüyen bir zamparadan olma çocuklarını büyütmesi için yardım ediyor ve o mükemmel genlerinin yayılması için aslında hiçbir şey yapmıyor olabilir. Bu pek de hayırlı bir durum değildir. Cann, insanlar arasındaki en önemli toplumsal bağın eşler arasında olanın değil, anne ile çocuğu arasında olan bağ olduğunun altını çizer ve yemeğin paylaşılmasının (insanlığın gelişmesinde çok büyük bir önemi olduğu konusunda şüphe yoktur), büyük olasılıkla ilk defa anne ile çocuğu arasında gelişmiş olduğunu vurgular ki bu durum pek çok başka primatta da böyledir."
"Kendi kendilerine gelin güvey olanlar için vurgulamak isteriz ki erkeklerin avcılık yeteneklerinin gelişmesi, zavallı kadın ve çocukların büyük ve kuvvetli koruyucuları tarafından getirilen kırmızı et olmadan açlıktan ölecek olmalarına değil, kadınlar çocuklarını büyütmek ve de meyve, fındık, çilek vs toplamak gibi mühim işlerini yaparlarken, erkeklerin ayakaltında dolanmalarını istememelerinden kaynaklanmış olabilir. Bu durum, erkeklere yapacak bir iş sağlamış, ek olarak ise bir miktar et getirmiş ve onları ayakaltından uzaklaştırmış olabilir."
"Yaklaşık 90 milyon yıl önce tam da ağaç faresine benzeyen ve böcek yiyen ilkel bir hayvan, primat çizgisine erişmek için diğer memelilerden ayrıştı. On beş milyon yıl sonra, sözgelimi 75 milyon yıl önce bu çizgi beş ayrı kola ayrıldı; en büyük dallanmalardan biri primatlardı ve 50 milyon yıl önce lemurlardan loriselerin ayrışmasıyla başka