Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Jerry Coyne

Jerry CoyneŞeytanın Çocuğu yazarı
Yazar
8.8/10
38 Kişi
106
Okunma
15
Beğeni
1.893
Görüntülenme

Hakkında

Jerry Allen Coyne, türleşme ve akıllı tasarım hakkındaki yorumu ile tanınan Amerikalı biyologdur. Verimli bir bilim adamı ve yazar olarak, evrim teorisini aydınlatan onlarca bildiri yayınlamıştır. Halen Chicago Üniversitesi Ekoloji ve Evrim Bölümü'nde profesör olarak çalışmaktadır. Uzmanlığı, özellikle meyve sineği Drosophila'yı içeren türleşme, ekolojik ve evrimsel genetiktir. Coyne, 1971'de William & Mary Koleji'nden biyoloji alanında lisans derecesi ile mezun oldu. Theodosius Dobzhansky bünyesindeki Rockefeller Üniversitesi'nde lisansüstü çalışması, taslak hazırlanırken kesildi. Daha sonra doktorasını kazandı. 1978'de Harvard Üniversitesi'ndeki biyolojide Richard Lewontin'de eğitim gördü ve Timothy Prout'tan Davis Kaliforniya Üniversitesi'nde doktora sonrası bir burs yapmaya devam etti. 1989'da Guggenheim Bursu'nu kazandı, 2007'de Amerikan Sanat ve Bilim Akademisine seçildi ve 2011'de Din Özgürlüğü Vakfı tarafından "Emperor Has No Clothes" ödülünü aldı. Coyne, Evrim Araştırmaları Derneği Başkanlığı (2011) ve Evrim Yardımcısı (1985-1988; 1994-2000) ve The American Naturalist (1990-1993) gibi Başkan Yardımcısı (1996) görevlerde bulundu. 2015'ten itibaren evrimsel biyoloji, türleşme, genetik analiz, sosyal konular ve bilimsel bilgi, bilimsel konuşma ve yazmayı öğretiyor. Çalışmaları, bilimsel dergilerde olduğu kadar New York Times, Times Literary Supplement ve The New Republic gibi ana akım medyalarında da yayımlanmaktadır. Araştırma alanları, popülasyon ve evrimsel genetik, türleşme, ekolojik ve niceliksel genetik, kromozom oluşumu ve sperm rekabetini içermektedir .
Tam adı:
Jerry A. Coyne
Unvan:
ABD'li Profesör ve Yazar
Doğum:
Illinois, ABD, 30 Aralık 1949

Okurlar

15 okur beğendi.
106 okur okudu.
11 okur okuyor.
150 okur okuyacak.
3 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Doğal seçilimin "türün yararına çalıştığı" yaygın düşüncesi bir saptırmadır. Gerçekte, evrim bir bireye yarar sağlarken türe bir bütün olarak zarar verebilen özellikler üretebilir. Bir grup erkek aslan, bir aslan sürüsünün mevcut erkeğini yerinden ettiklerinde, bunu çoğunlukla emzikte olan yavruların korkunç bir katliamı izler. Bu davranış yokoluş olasılığını arttıracak şekilde toplam aslan sayısını azalttığı için tür için kötüdür. Fakat bu kısa zamanda dişileri dölleme (emzirmedikleri için yeniden çiftleşmeye hazır hale gelirler) ve öldürdükleri yavruların yerine kendi döllerini koymayı sağladığından zorba aslanlar için iyidir. Rahatsız edici olsa da, yavru öldürmeye neden olan genlerin işgalci erkeklerin akraba olmadıkları yavrulara sadece bakmalarını sağlayan "iyi" genler aleyhine nasıl yayılacağını görmek kolaydır. Evrimin öngördüğü gibi, birey aleyhine türe yarar sağlayan uyumları asla görmeyiz. Bu, eğer organizmalar iyiliksever bir yaratıcı tarafından tasarlanmış olsalardı bekleyebileceğimiz bir şeydir.
Sayfa 120Kitabı okudu
Anket yapılan 31 ülkeden, sadece dinsel köktenciliğin hüküm sürdüğü Türkiye'de, evrimi kabul edenler daha düşük çıkmıştır (% 25 kabul, % 75 ret). Avrupalılar arasında, diğer yandan, evrimi gerçek olarak görenlerin oranı Fransız, İskandinav ve İzlandalılar arasında % 80'in üzerinde olup çok daha iyi durumdadır. Japonya'da insanların % 78'i insanların evrimleştiği fikrine katılmaktadır.
Palme Yayıncılık Çeviri:Hasan BaşıbüyükKitabı okuyor
Reklam
Eğer kulaklarınızı oynatabiliyorsanız, siz evrimi ispat ediyorsunuz demektir. Kafa derimizin altında kulaklarımıza bağlı üç kas vardır. Çoğu insanda bunlar kullanışsızdır, fakat bazı insanlar bunları kulaklarını oynatmak için kullanabilirler (ben şanslı olanlardan biriyim, her yıl evrim dersinde, öğrencilerin tiye almalarını göze alarak, bu üstün yeteneğimi sergilerim). Bunlar kediler ve atlar gibi diğer hayvanların seslerin yerini saptamalarına yardımcı olmak için kulaklarını hareket ettiren kasların aynısıdır. Bu türlerde kulakları hareket ettirmek yırtıcılarını algılamak, yavrularının yerini saptamak ve benzeri işlere yardımcı olur. Fakat insanda bu kaslar sadece eğlendirme işi için iyidirler.
Dişiler hangi temelde tercih yapıyorlardı? Cevabı şaşırtıcıydı: Bütünüyle estetik.
Benim evrim için embriyolojik kanıt olgularından en favori olanım kürklü insan fetüsüdür. Biz en iyi, diğer primatlardan farkı olarak kalın bir kıl örtüsüne sahip olmadığımız için "çıplak maymunlar" olarak biliniriz. Fakat gerçekte kısa bir süre içinde olsa (embriyo olarak) böyle bir örtümüz vardır. Hamileliğin yaklaşık altıncı ayında, lanugo olarak adlandırılan ince, tüy gibi bir kıl örtüsü ile tamamen kaplanırız. Lanugo genellikle doğumdan bir ay önce, doğduğumuzda sahip olduğumuz kıllar ile yer değiştirerek dökülür (fakat prematüre bebekler, bazen kısa sürede dökülen lanugo ile doğarlar). Günümüzde, insan embriyosunun geçişsel bir kıl örtüsüne sahip olmaya ihtiyacı yoktur. Nede olsa, dölyatağında 37 santigrat derece sıcaklık vardır. Lanugo sadece primat atalarımızın bir kalıntısı olarak açıklanabilir. Maymun fetüsleri de gelişimin yaklaşık aynı evresinde bir kıl örtü geliştirirler. Ancak, maymunlarda bu kıllar dökülmez ve ergin kürküne dönüşmek üzere kalırlar. Aynı şekilde insanlar gibi balina fetüsleri de, karada yaşayan atalarının kalıntısı olarak lanugoya sahiptirler.
Neden Tanrı her şeyin bir açıklaması olarak kabul edilsin? Değildir. Bu bir açıklama noksanlığıdır, bir omuz silkmedir, bilmiyorum demenin ruhsal ve ayin sel kılık değiştirmesidir. Eğer bir insan bir şeyi Tanrıyla ilişkilendirirse genelde bunun anlamı bu kişinin elinde bir ipucu olmamasıdır. Böylelikle bu bilinmezi erişilmez, çözülmez bir gök perisine dayandırır. -
Jerry Coyne
Jerry Coyne
Galapagos'ta 1 977 yılında görülen şiddetli bir kuraklık Daphne Major adasındaki tohum mevcudiyetini esaslı bir şekilde azalmıştır. Normalde küçük, yumuşak tohumları tercih eden bu ispinoz daha büyük ve sert tohumlarla beslenmeye zorlanmıştır. Deneyler sert tohumların daha büyük ve güçlü gagaları olan daha büyük kuşlar tarafından daha kolay kırılabildiğini göstermiştir. Sonuçta, sadece büyük-gagalı kuşları yeterli besin alabilirlerken, daha küçük gagalı olanların açlıktan öldürmüş veya yetersiz beslenmeden dolayı ürüyememişlerdir. Büyük gagalı hayatta kalanlar daha fazla yavru bıraktılar ve bir sonraki nesilde doğal seçilim ortalama gaga büyüklüğünü % 1 O kadar arttırdı (vücut büyüklüğü de arttı).
Evrim Neden Gerçektir
Evrim Neden Gerçektir
Reklam
Gerçekten de, oluşumunda doğal seçilimin işe karışmadığı hiçbir uyum bilmiyoruz. Bundan nasıl emin olabiliriz? Anatomik özellikler için, basitçe fosil kayıtlardaki evrimlerinin {mümkün olan durumlarda) izlerini sürebiliriz ve farklı değişimlerin hangi sıra ile yer aldıklarını görebiliriz. Daha sonra, en azından değişim sırasının adım adım uyumsal süreçle uyuşup uyuşmadığını saptayabiliriz. Her bir örnekte, en azından olası bir Darwinci açıklama bulabiliyoruz. Bunu karasal hayvanların balıklardan, balinaların karasal hayvanlardan ve kuşların sürüngenlerden evrimleşmelerinde gördük. Öyle olmak zorunda değillerdi. Örneğin, atasal balinalarda hava deliğinin (nostril) başın tepesine taşınması, yüzgeçlerin evriminden önce olabilirdi. Bu bir yaratıcının kaçınılamaz eylemi olurdu ve doğal seçilim ile evrimleşmiş olamazdı. Fakat daima Darwinci anlam kazanan evrimsel bir sıra görmekteyiz
Evrim Neden Gerçektir
Evrim Neden Gerçektir

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
256 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Okurken oluşan ağlama isteğine engel olmak gerçekten de çok zordu. Kitabı okurken ürperiyordum ve bu yavaş okumama sebep oldu. Çünkü okuduklarım bir an içinde sindirilebilecek şeyler değildi. Bu kitaba başlarken bu kadar yıpratıcı olacağını düşünmemiştim ve dolayısıyla kendimi buna hazırlamamıştım. Belki de ben çok etkilenmişimdir ama kitabın ikinci gününde rüyalarımda kitabı görmeye başladım. Okuduğum için çok mutluyum ancak uzun süre etkisinden çıkabileceğimi düşünmüyorum. Ne olursa olsun zorluklarla dolu bir hayat bundan daha güzel hissettirilemezdi.
Şeytanın Çocuğu
Şeytanın ÇocuğuJerry Coyne · Trend Yayınevi · 201363 okunma
256 syf.
10/10 puan verdi
·
27 saatte okudu
Eser ile ilgili yazacağım hiç bir şey, bu gerçek hayat hikayesinin dehşetini anlatmaya yetmez. Alkolik bir baba ve sorumsuz bir anne, rahibelerle dolu Katolik bir yetiştirme yurduna terk edilen altı çocuk... Küçücük bir çocuğa "şeytanın çocuğusun" yaftasını yakıştırıp onu sürekli döven ve içindeki şeytanı çıkarmaya çalışan rahibelerin;
Şeytanın Çocuğu
Şeytanın ÇocuğuJerry Coyne · Trend Yayınevi · 201363 okunma
256 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Psikolojik olarak kaldıramayacağımı sandığım bir kitaptı. Zor da olsa okudum. Yazar kendi hikayesini anlatıyor ve okurken bu gerçekten olmuş olamaz diye düşünüyorsunuz sürekli. O kadar berbat şeyler yaşamış ki internetten açıp araştırıp sövdüm bu yaşadığı şeylere sebep olan insanlara. Çocukların masumiyeti, onlara zarar vermenin çok kolay olduğu çünkü içinde bulundukları durumu kolay kabullenebileceklerini anlatmış jerry coyne. Hâlâ içim acıyor o kadar çok çocuk var ki bu durumda olan. Umarım herkes bir gün cezasını çeker çocuklar hep masum ve mutlu kalsın. :)
Şeytanın Çocuğu
Şeytanın ÇocuğuJerry Coyne · Trend Yayınevi · 201363 okunma