Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.26
Lena Divani
Lena Divani Yorumları ve İncelemeleri
Lena Divani yorumları ve incelemelerini, Lena Divani kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Lena Divani puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Tıpkı yas sürecinin beş evresi gibi, aldatılan bir kadının bu durumla duygusal mücadelesinin yedi evresini anlatıyor Lena Divani, ki bu yedi evreyi yedi ölümcül günahla adlandırmış. Ben pek çok şekilde yorumlanmaya müsait bu ilişkilendirmeyi çok yaratıcı buldum. Eşiyle üniversitede tanışan, on yedi yıllık evli Anna’nın aldatıldığını öğrenme
Arka Kapak
Çok severek, bitmesini istemeyerek okudum. Ve bir çırpıda bitti.
Bu kitabı arka kapağını okuduktan sonra okuma kararı almıştım. Bu nedenle paylaşımım.
"Çağatay bir gün aradı, Yunancadan çok iyi çeviriler yapan birisi var, çevirtmeyi düşündüğümüz bir kitap var mı diye sordu. Aklıma uzun zaman önce okuduğum Vardiya isimli roman geldi, ne iyi olur dedim. Onu söyledim. Sonra, yine aradı Çağatay ve Ari Çokona'nın elinde zaten çevirdiği iki roman var, bakalım mı dedi. Tabii, dedim, bakalım. Ari romanları gönderdi. İlkini okumaya başladım. Açık söyleyeyim, Türkçe yazılmış olsa bu kadar akıcı olabilir miydi diye şüpheye düştüm. Kitap su gibi akıyor ve şunu anlatıyordu: Anna kocasının onu aldattığını anlıyor ve her aldatılan insan gibi içi yanıyor. Ve zaptedilmez bir hırsla hayata asılıyor, anlamaya çalışıyor, anlamıyor, yakıp yıkıyor, umursamıyor, umursayıp ağlıyor, yemeden içmeden kesiliyor, çok yiyor, yeni bir hayat kurmak istiyor; ve tüm bunlar Yedi Ölümcül Günah ekseninde, Anna'nın hayatındaki kadınlar tarafından anlatılıyor.
Bu kitap, demişler, bir zamanlar diğer kadınlara benzeyen Anna'nın kitabıdır. Bu kitap, bir zamanlar Anna'ya benzeyen kadınların kitabıdır diye de eklemişler. Anna'da biraz da kendimizi bulabiliriz, şaşırmayalım!"
Bu kitap bir zamanlar diğer kadınlara benzeyen Anna'nın kitabıdır. Bu kitap bir zamanlar Anna'ya benzeyen kadınların kitabıdır. Denilmiş kitabın arkasında ve aslında herşeyi 2 cümleyle anlatmış. Bir zamanlar sıradan bir evlilik süren 2 çocuk annesi Anna 18 yılın sonunda eşi tarafından aldatıldıgını öğrenir. Ondan sonra hiç birşey eskisi gibi olmaz. Baştan hırçınlaşır, karşılaştırır kendini diğer kadınla, onu tanımak ister, onunla tanışmak ister, ona benzemek ister... Ama sonradan işlerin bu şekilde yürümeyeceğini düşünen Anna daha da güçlenir ve kendini zekasının ona yön verdiği şekilde güçlenmeye, ilerlemeye ve yükselmeye başlar. Anna yükselir ama o kırık kanadı tamir olmaz evet Anna çok iyi yerlere gelir ama o yarası ara ara kanar ve asla kapanmaz. Çok acı malesef. Temennim yaralayanlar yaraladıkları yerden yaralansınlar. Tavsiyemdir okuyun efenim
Baş karakterimiz Anna...
2 çocuk annesi, 40 yaşını devirmiş bir kadın.
Kitabımız 20 yıllık ev hanımlığı yapan Anna'nın, eşinin onu ünlü, güzel ve genç bir oyuncuyla aldattığını öğrenmesiyle başlıyor.
Sonrasında her bölüm Anna'nın 7 günahını anlatıyor. Ve bu 7 günahın her biri onu tanıyan başka bir kişinin ağzından anlatılıyor... Kızı, annesi, arkadaşı VS...
.
.
Ben bu kitabı çok beğendim. Çok farklı ve güzel geldi. Bölümden bölüme geçince anlatmanın kim olduğunu anlamak biraz zaman alıyor ama yine de çok keyifli bence.
.
264 syf.
·
Puan vermedi
Bloğumdan alıntılama yapıyorum.Spoi içerir.Bir çırpıda biten bir kitap ve hiç bitmesini hiç istemeyerek bitti. Arka kapak yazısı çok ilgimi çekti ve iyi ki okumuşum dediğim bir kitap. Arka Kapakta “ Çağatay bir gün aradı, Yunancadan çok iyi çeviriler yapan birisi var, çevirtmeyi düşündüğümüz bir kitap var mı diye sordu. Aklıma uzun zaman önce okuduğum Vardiya isimli roman geldi, ne iyi olur dedim. Onu söyledim. Sonra, yine aradı Çağatay ve Ari Çokona'nın elinde zaten çevirdiği iki roman var, bakalım mı dedi. Tabii, dedim, bakalım. Ari romanları gönderdi. İlkini okumaya başladım. Açık söyleyeyim, Türkçe yazılmış olsa bu kadar akıcı olabilir miydi diye şüpheye düştüm. Kitap su gibi akıyor ve şunu anlatıyordu: Anna kocasının onu aldattığını anlıyor ve her aldatılan insan gibi içi yanıyor. Ve zaptedilmez bir hırsla hayata asılıyor, anlamaya çalışıyor, anlamıyor, yakıp yıkıyor, umursamıyor, umursayıp ağlıyor, yemeden içmeden kesiliyor, çok yiyor, yeni bir hayat kurmak istiyor; ve tüm bunlar Yedi Ölümcül Günah ekseninde, Anna'nın hayatındaki kadınlar tarafından anlatılıyor.” yazması ile yedi günah ne olabilir diye kendime sordum. Kendisini kocasına ve çocuklarına adamış olan Anna, kocasının kendisini aldattığını yıllar sonra fark etmiş ve bu aydınlanma işe zekası ile meziyetlerini herkese göstermek için canını dişine takarak çalışan bir kadın oluşu, kocasının sevgilisini takip edip kim olduğunu çaktırmadan kadınla arkadaş olması ve yaşadıkları ele alınıyor. Keyifli okumalar.