Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mustafa Alp Dağıstanlı

Mustafa Alp DağıstanlıBildiğin Gibi Değil - Osmanlı yazarı
Yazar
Çevirmen
Editör
7.1/10
56 Kişi
192
Okunma
4
Beğeni
2.910
Görüntülenme

Mustafa Alp Dağıstanlı Sözleri ve Alıntıları

Mustafa Alp Dağıstanlı sözleri ve alıntılarını, Mustafa Alp Dağıstanlı kitap alıntılarını, Mustafa Alp Dağıstanlı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Red
''Sabahattin Ali 1945'te Bakanlık emrine alınmış yani kızağa çekilmiş. Ankara Devlet Konservatuvarına onun yerine diksiyon öğretmeni ve dramaturg olarak Cahit Külebi atanmış. Lise öğretmeni olan Külebi, maaşının dört katı kadar para alacakmış bu yeni görevinde. Ama kabul etmemiş.''
Peki Edip Cansever'in Turgut Uyar'dan 9 Ay Sonra Ölmesi?
"Turgut Uyar ölmüş, yakınları mezarlıkta... Turgut Uyar'ın küçük oğlu Turgut Uyar, babasının belki de en yakın arkadaşı Edip Cansever'e yaklaşmış, 'Edip amca iyi misin?' diye sormuş. 'Ben şimdi kendi cenazemi seyrediyorum.' demiş Edip Cansever.
Sayfa 100Kitabı okudu
Reklam
Şairlerin Hası
Turgut Uyar öldüğünde Cemal Süreya şöyle demiş: "Şairlerin hası öldü. Bence, Nâzım'ın ölümünden sonra şiirimizin en büyük kaybıdır."
Sayfa 85
İnsanlık
Sabahattin Ali, Aydın Ortaokulunda Almanca öğretmenliğine atandığında solculuktan fişlenmişti, polis takibindeydi. İstanbul'dan Aydın'a bir dönüşünde, trenden inince bakmış, bir sivil polis takılmış hemen peşine. İki valiz taşıyan Sabahattin Ali biraz yürüyünce durmuş, polise şöyle demiş: "Nasıl olsa eve kadar peşimden geleceksin, hava da sıcak, bari şu valizin birini de sen taşıyıver." "Peki" demiş polis, "insanlık öldü mü?"
Sayfa 272
Nasihat
Attila İlhan 1950'lerin sonunda çevresindeki genç şairlere "Cemal Süreya'nın peşine takılmayın" dermiş.
Sayfa 89
Nâzım'ın annesi Celile Hanım'la aşk ilişkisi dillere destan olmuşken Yahya Kemal genç Nâzım Hikmet'e ders veriyor evlerinde, şiirlerini elden geçiriyor.. İşte bu günlerden birinde Nâzım Hikmet eve gelen hocası Yahya Kemal'in paltosunun cebine bir mektup koyuyor: "Hocam olarak girdiğiniz bu eve babam olarak giremezsiniz."
Sayfa 176
Reklam
Gorki'den Dostoyevski'ye
Hulki Aktunç, Kemal Tahir'e bir gidişinde, "Çalışma masanızın arkasında Maksim Gorki'nin fotoğrafı vardı, şimdi o fotoğraf yok, niye?" diye sormuş. Kemal Tahir şöyle cevaplamış: "Çok önemli bir soru sordun, Maksim Gorki'yi severim, hâlâ seviyorum ama günün birinde şöyle düşündüm: Gorki olmasaydı dünya romanında çok büyük bir boşluk açılır mıydı, örneğin Dostoyevski olmasaydı dünya edebiyatında önemli bir boşluk açılırdı. Romanda bir çöküntü olurdu. Gorki olmasa bir boşluk açılır mıydı? Ben yine seviyorum onu ama duvara bir tek romancının portresini asacaksam o Gorki değil."
Sayfa 147
"Başka nefes istemem"
Hüseyin Rahmi hiç evlenmeyişini şöyle açıklarmış: "Yattığım odada başka nefes istemem, sinirlenirim; bunun içindir ki misafirlikte de kalmam."
Sayfa 139
Verlaine'i Kurtarmak
''Tanpınar bir gün Ahmet Haşim'e Ankara'da yaşayan ünlü bir kişiden bahsediyormuş. Bu adamın sanatla filan pek az alakası varmış, ama salonundaki kütüphanede Fransız şair Paul Verlaine'in bütün külliyatı bulunuyormuş. Tanpınar'ı dalgın dalgın dinlemekte olan Haşim birden koltuğundan fırlayıp 'Aman, Verlaine'i kurtaralım' demiş.''
Aşırma Vakası
''Adalet Cimcoz yazar ve sanatçıları sık sık yemeğe çağırırmış. Her defasında da çatal, kaşık, bıçaklar eksilirmiş. Sonunda usanmış, bir gün henüz kimse ayrılmadan kapıları kapayıp 'Hepinizin üzerini arayacağım!' demiş. Yemek takımlarını aşıranları bir telaş sarmış. Sıra Asaf Halet'e gelmiş, ceplerini aratmak istememiş. Meğer boğazına düşkün Asaf Halet, çok sevdiği kremalı pastadan bir dilimi cebine atmış.''
Reklam
vasiyet
''Hüseyin Rahmi hasta yatağında yatarken baş ucundakilere 'Kedilerimi iyi doyurunuz.' diyerek ölmüş.''
Sayfa 138Kitabı okudu
"Ne yapacaktım dışarıda? Dışarı çıksam, faşizm dışarıda kol geziyordu. Bir bahane bulup gene beni içeri sokacaklardı. Dışarı çıksam, eşim dostum hep içerdeydi, ben yalnız kalacaktım. Dışarı çıksam, ne iş vardı ne güç. Ekmek, aş aslanın ağzındaydı. Hiç olmazsa içerde, ustanın dediği gibi, namluda yatan bir kurşun gibi duruyordum."
vasiyet
Hüseyin Rahmi hasta yatağında yatarken başucundakilere "Kedilerimi iyi doyurunuz" diyerek ölmüş.
Sayfa 138
Nâzım'ın Etkisi
Can Yücel, Cemal Süreya'ya şöyle demiş: "Nâzım Hikmet ortaya çıkmasaydı, Türkiye'nin en büyük komünisti Necip Fazıl olurdu."
Sayfa 81
Huzuru Ümitsiz Aşkta Bulmuş
''Tanpınar 1940'larda evli bir kadına ümitsizce tutulmuş. Huzur romanı çıktıktan sonra Tatyana Moran'a şunu itiraf etmiş: Biliyor musun Tanya, ben bu platonik ve ıstırablı aşkı çekmeseydim Huzur'u yazamazdım.''
128 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.