Her şeyin farkında olan insan için her şey anlamını yitirmiştir. Hiçbir şeyin farkına varamayan insan için ise yerde duran taş bile bir yığın anlam taşır.
Selamlar dostlar. Bugün iki kitabını keyifle okuduğum ve üçüncü kitabını yakın zamanda okuma şansı yakaladığım yazarın Pinokyo’nun Hammaddesi eserinden bahsedeceğim.
Pinokyo’nun Hammaddesi birbiriyle bağlantılı olan 14 öyküden oluşuyor. İlk hikayeden son hikayeye kadar yoğun bir karamsarlığın hakim olduğu eser, novella hatta roman tadında diyebilirim.
Sorgulayıcı ve sorgulatıcı bir çerçeveden ilerleyen eserde Haşmet Derviş’in hikayesi anlatılıyor aslında. Anti-karakter olarak görebileceğimiz, düşmanlıkları üniversite yıllarına dayanan azılı rakibi İzzet Refik de ilk sayfalardan itibaren karşımıza çıkıyor.
Bu iki ana karakterin diyalogları üzerinden ilerleyen bölümlerde hayatın içinden birçok satır bulacağınıza eminim. Aynı zamanda sokaklarda yaşayan, resim konusunda olağanüstü yetenekli küçük Akça ile tanışmanızı da isterim. Gizli kalan istismar gerçeğini ve birçok toplumsal konuyu ele alan bölümlerde Akça’ya sarılmak isteyeceksiniz.
Akıcı diliyle, üzen ama düşündüren finaliyle farklı bir kitap. Yazarı tanımak adına bir şans verilebilir, öneriyorum.
Herkese selam dostlarım. Yeni kitap incelememden hepinize merhaba.. Kitabın kapağına bakıldığında çocuk kitabı olarak anlaşılda da aslında kitap çocuk kitabı değil.. Kapağında yazılı olan “Bir Dizi İnsan Portresi” yazısı belki ilginizi çekmiştir. Özün, Atlas ve Deniz adlı üç arkadaş dizi yazıyorlar. Dizileri saçma sapan yazıyorlar çünkü önemli olan dizinin reyting alması ve bu yüzden de seyircinin coşkusunu ayakta tutabilmek için kaostan besleniyorlar. Şu an piyasadaki çoğu saçma diziye gönderme yapılmış.
Bunun dışında bu üç arkadaşın kişisel yaşamlarına da yer verilmiş. Ve en sondaki bölümde de -kediye isim bulacaklardı - Burda bitti kitap Dizilerde de böyle en heyecanlı yerinde biter ya acaba bu yüzden mi Yani burdan da anlaşılıyor ki, kitabın devamı var. Keyifli bir kitaptı, hemen okunuyor.
Kedinin Adı Ne?Mustafa Karaçam · Dorlion Yayınevi · 201924 okunma
14 adet öyküden oluşan bir nefeste okunacak türden bir kitap . Haşmet dervişin bir çingene kadınla olan karşılaşması sonra hayatında yön değiştiren resim yapma yetenğine tanık oluyoruz . Bu yolda gördüğü eğitim ve rakibi ile olan serüvenlerini her sayfada görebiliriz. Kitap gerçekten albenisi olan kendi okutan bir eser olmuş . Hikayeler arasında ki geçişi çok sevdim . Kitabın ortalarına doğru yüreğiniz burulabilir. Küçük Akça ve dünyanın karanlık yüzü ile başlaya kalıyoruz bir kaç sayfada ve ne hazin kim gerçek kim sahte . Kitabın sonu düşündürücü ve şaşırtıcı. ( kitabın adı daha içeriğe uygun olabilirdi diye düşünüyorum)Keyifli okumalar dilerim