Okudum ama ben ne okudum şimdi dediğim bir kitabın daha sonuna geldim.Başlarda okura ilginç gelebilecek bir konusu olduğu izlemini veren kitap ilerledikçe rengini daha iyi gösterdi.
Yazar psikolog olan karekterini oluştururken onun kadınlara olan zaaflarını ön planda tutmuş.
Ee bundan bize ne derseniz evet bize ne elbette. Ama danışanlarıyla etik
Zen Budizmi'nin sözlerinin olduğu bir kitapta okuduğum bir cümle aklıma geldi. Şuna benzer bir şey diyordu: Bitkilere üzülmekle vakit kaybetmeyin, onlar bizden daha iyi yaşarlar.
Sayfa 285 - Yakamoz Kitap / Sonsuz KitapKitabı okudu
Kapının vurulmasına ne kadar da yabancılaşmıştık! Ziller ve cızırtılı kapı mikrofonları bizi dış dünyadan koruyordu. Oysa parmakların tahtadaki tıkırtısıyla oluşan bu fiziksel ses o kadar samimiydi ki ziyaretçinin elini sırtında hissedip yerinden fırlıyordun.
Sayfa 279 - Yakamoz Kitap / Sonsuz KitapKitabı okudu
Mükemmel yalan; gerçeğin sınırlarını çizer, etrafında gezinir, ona kur yapar, baştan çıkarır ve yiyip bitirirdi. Işte ancak böyle gerçek gibi görünür, başkalarını kandırmakla kalmayıp sahibini de kandırırdı. Ve zamanla insan buna inanmaya başlardı.
Sayfa 246 - Yakamoz Kitap / Sonsuz KitapKitabı okudu
Vücudun kendi kuralları vardı. Binlerce nesildir korunmuş olan içimizdeki o ilkel çekirdek yani içgüdü her şeyden önce ilk söz hakkına sahibiydi. Ilk kelime: sonuncusu olmasına gerek yoktu.
Sayfa 237 - Yakamoz Kitap / Sonsuz KitapKitabı okudu