Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Abdullah Fârukî el-Müceddidi

Abdullah Fârukî el-MüceddidiZâhirî ve Bâtınî Edebler yazarı
Yazar
10.0/10
5 Kişi
13
Okunma
9
Beğeni
2.337
Görüntülenme

Abdullah Fârukî el-Müceddidi Gönderileri

Abdullah Fârukî el-Müceddidi kitaplarını, Abdullah Fârukî el-Müceddidi sözleri ve alıntılarını, Abdullah Fârukî el-Müceddidi yazarlarını, Abdullah Fârukî el-Müceddidi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ey bilinçli insan, Allah'ın temsilcisi ve Muhammed ﷺ'in vârisi olan insan... Bütün hareketlerinde âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber'i örnek almak ve insanlığa örnek olmak zorundasın.
1970'li yılların sosyalizmine yön veren ve etkileyen batılı Fransız düşünür Roger Garaudy (Recâ Carûdî) de 1985 yılında Cezayir'de bir basın toplantısında, İslâm'ı niçin seçtiğini soran basın mensuplarına şunları söylemiştir: "İslâm'ı niçin seçmeyeyim ki, bütün dinler, felsefeler ve ideolojiler çağların arkasından sürüklendi, yok oldu gitti... İslâm ise, çağları arkasından sürükleyerek geldi. Kapitalizmin ve komünizmin hâkim sistemler olarak yeryüzünü etkilediği ve kendilerini yeryüzünün sahibi gibi gördüğü çağımızda, eğer her yıl 60 milyon insan açlıktan ölmekle yüz yüze geliyorsa, gerçek bir medeniyetten söz etmek imkânsızdır."
Reklam
Kur'an'ın nasıl anlaşılacağı, yorumlanacağı ve uygulanacağı konusunda tek yetkili insan Hz. Peygamber ﷺ'dir. Çünkü O, "yaşayan bir Kur'an"dır.
İslâm'ın dünya görüşünde insan yalnız bir güçten korkar, yalnız bir hâkimin önünde hesap verir, yalnız bir yöne yönelir, yalnız bir kaynaktan bir şeyler umar, bundan gayrısı yanlış ve boşunadır. Tevhîd, insana hürriyet ve vekar bağışlar. Yalnız Allah'ın önünde boyun eğmek; insanın bütün yalancı güçlere başkaldırması, bütün utanç verici korku ve tamah zincirlerini kırması demektir.
İslâm, var oluşu nasıl "vahdet"le açıklarsa, toplumu ve toplumla ilgili bütün kavramları da aynı şekilde açıklayıp yorumlar. Evrensel varlık düzleminde tevhîd, çeşitli ve çelişkili güçlere, tabiatüstü uyduruk varlıklara nasıl karşıysa, insan topluluklarında da insanın insana esâretine yol açan; sınıflar arası karmaşık toplum düzenleri ve içtimâî ilişkilere yani kısaca "insânî düzlemdeki şirke" de karşıdır.
Ömer b. Abdülazîz; "Doğu ve batıda bulunan Ümmet-i Muhammed'den olan herkesin bende hakkı vardır. Benden bu hakkını istemese ve yazı ile talep etmese de hakkı hak sahibine vermeye mecburum." demektedir.
Reklam
Hadîs-i şerifte şöyle buyuruluyor: "Biz (Ensarîler Akabe gecesi) Resûlullah ﷺ'e şöyle bîat ettik: Zor ve kolay hallerimizde, neşeli ve kederli zamanlarımızda ve başkalarının bize (Ensarîlere) tercih edilmesi durumunda (bile Resûl-i Ekrem ﷺ tarafından verilecek) emirleri dinlemek ve itaat etmek, emîre karşı emîrlik konusunda nizalaşmamak ve nerede olursak hakkı söyleyip Allah ﷻ uğrunda hiçbir kınayanın kınamasından korkmamak üzere."
Cenab-ı Hakk'ın dostlarının bulunduğu meclise Cenab-ı Hakk'ın rahmeti iner, böylece Allah (c.c), dostlarının sözlerine nazar eder ve o sözler insanların kalplerine hidayet okları gibi tesir eder.
Güneş, meyvelere nasıl olgunluk ve tat , bedir halindeki ay da rengini veriyorsa mürşid de ilahi güneş olması nedeniyle salikin kalbindeki masiva perdelerini yakar ve onu manevi olgunluğa ve kemale erdirir .Bedir halindeki ay, meyvelere renk verdiği gibi salikin ay mesabesindeki ihvan kardeşleri de ona çeşitli edeplerin ve kuralların öğretilmesinde örnek olur.
Kur'ân ehli olan kimse şunlara da dikkat etmelidir: a) Kendisine hiddet gösteren kimseye hiddet etmemelidir. b) Hased eden kimseye hased beslememelidir. c) Kendisine câhilce davranan kimseye câhillik etmemelidir.
73 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.