Davetçilerin önderi Hz. Muhammed (s.a.s.) insanların en güvenileni idi. Cahiliye toplumunda emin sıfatı ile tanınmaktaydı. O Muhammedü'l-Emin isim ve sıfatıyla anılıyordu.
Emri bil maruf a niyet eden herkesin mutlaka okunması gereken bir kitap. Nasıl davranması gerektiğini, neler yapması gerektiği, kendini insanlara nasıl göstermesi gerektiği herşey içinde ayet ve hadislerle örnekledirerek anlatıyor.
Selamunaleyküm,
Kavramlar elimizden alınanı uzun zaman oldu, pek çoğumuz tek bir tip insan , tek tip yaşam ortaya koymak için üretilmiş kavramların arasına doğduk. İslamiyet’in sadece namaz kıl, oruç tut, hacca git, zekat ver.. diye temel şartlardan ibaret zannettik. Namaza davet edildiğimiz kadar kötülüğe engel olmaya davet edildik mi Ya da davet ettik mi iyilikte çığır açma gayemiz oldu mu?
Olduysa da davetliyim ben diyerek direk ortaya atılanlardan mı olduk? Her konuda olduğu gibi burda da itidalimizi maalesef yitirdik. Ya davetçiyim ben diyip meydanlara atıldık elimizde bir mikrofon bağırdık ya da bu benim işim değil diyerek kenara çekildik. Günümüzde ise herkes davetçi hepimiz davetliyiz. Hepimiz Musab olmak istiyoruz. Peki davetçilik meydanlarda insanlara anlatmak mı? Hayır kardeşler bizler önce kendimizi davet edeceğiz kendi nefsimizden geçeceğiz bizim dilimiz hareket etmeden bedenimiz ruhumuz ben davetçiyim diyecek. Oturmamız, konuşmamız , yemek yememiz , namaz kılmamız her hareketimiz davetçi ruhuyla olacak. Sen nasıl böylesin ? Diye bir soru aldığımızda işte orda meydanlar bizim olacak. Orda bunun sebebi şu hadis şu ayet diyeceğiz. Özümüz gür , özgüvenimiz sağlam hareketimiz Kur’an ve sünnet olacak.
Gelelim kitaba evet kitap buraya kadar yazdıklarımız anlatmıyor ama benim bunları düşünmemi sağlayan bu kitaptı kitap ise tam bir not defteri yorulduğunda aç bak heyecanın tazelensin noktasında.