Çiftçilerin tarımsal üretimi düşürmeye sebep olacak şekilde, işlediği toprağı terk ederek şehirlere ya da başka yerlere gitmesinin önlenmesi için sıkı yaptırımlar öngörülmüştü. Batılı düşünürlerin “doğu despotizmi” olarak nitelediği bu yapının, Avrupa feodalitesindeki efendi-köle ilişkisiyle karışan yönlerini fark etmek için devletin, halkın refahına koşullanan zihniyetini ve bunun uygulamadaki yansımalarını görmek gerekir.