Öne Çıkan Adil Akkoyunlu Gönderileri
Öne Çıkan Adil Akkoyunlu kitaplarını, öne çıkan Adil Akkoyunlu sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Adil Akkoyunlu yazarlarını, öne çıkan Adil Akkoyunlu yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsanların yol göstericiliği ise, Kur'an'a uyduğu kadar doğrudur ve geçerlidir.
Sayfa 63Kitabı okudu
O zaman hâlâ neden duruyorsun müslüman ...
Eğer viraneye çevrilen dünyamızda, baykuşların susup bülbülerin şakımasını istiyorsak; yer yüzünü bir gül bahçesine haline getirmekten başka çaremiz yoktur ...
Sayfa 35Kitabı okudu
Îman...
Allah'a nasıl kul olmak gerekiyorsa, ( emrolunduğu şekilde ) öylece kul olmayı, derin bir sevda gibi yüreğinde taşımaktır iman.
Allah'ın memnuniyeti, her istek ve arzunun üstünde tutmaktır.
En çok Allah'tan korkmak ve en çok Allah'ı sevmektir.
Kayıtsız, şartsız Allah'a teslim olmaktır. Allah'ın isimlerini ve sıfatlarını başkalarına yakıştırmamaktır. Allah'a ortak tanımamaktır. İbadetlerinde ve duasında Allah ile arasına aracılar koymamaktır.
Sayfa 131Kitabı okudu
Sevin, sevindirin ki sevilesiniz. Gönüllerinizin, sevgi filizlerini yeşerten saksılar olmasını diliyorum.
Sayfa 24Kitabı okudu
İnsanımızı, Kur'an'la, Resulle, sahabeyle tanıştıramazsak; başkalarıyla tanışırlar; başkaları örnek olur onlara.
"Güneşten veya tozdan dolayı yüzünün lekelenmesinden ve mütebessim çehresinin kaybolmasından korkup da yüzünün gülümsemesi kalıcı olsun diye gölgeye kaçan kimse
Yarın istemese de tozlu, ıssız, karanlık, dipsiz bir çukura, mezara gidip yerleşecek ve orada toprak altında uzun bir süre kalacaktır.
Ey nefis! O çukura düşmeden önce seni oraya götürüp rahatlık içinde barındıracak hazırlıkları yap. Çünkü sen boşuna yaratılmış değilsin."
Digo mirî miriyê min e ez zanim çi gorî gore.
Ölüm, dünya hayatından ahirete adım atıştır. Bambaşka bir hayatla, başka bir dünyaya doğuştur ölüm. Bir uyanıştır. Bir diriliştir.
Zahmetli bir yolculuğun sona erişi, menzile varıştır. Ebediliğe adım atıştır. Bir sonun başlangıcıdır.
Kaçmak istese de insan, ecel bırakmıyor peşini.Faydası yok kaçışın. Faydası yok "ah", "vah" çekişin.
Kimse tanışmayı istemiyor ölümle. Ama o, -biz istemesekde- Hakk'ın belirlediği randevu günü gelende; karşımıza çıkıyor, tanışıyor bizimle. Her doğuş, bir ölüm muştusu! Doğmak aday olmak demektir ölüme. Yeryüzünün misafirleri olarak geldik. Yolcuyuz dünya gemisinde. Ahirete yolculuğumuz...
Bilmiyoruz; ne zaman, nasıl, kaç yaşında, nerede ecelin bizi beklediğini.
Dünya bu! Bazen yokuş çıkar insan, bazen inermiş;Bazen uçar, bazen yürür, bazen sürünür, bazen emeklermiş. Hayat yolculuğu sürüp giderken; durağın birinde ecel beklermiş...
Bakmıyor; yaşa, boya, güzelliğe. Bakmıyor herhangi bir özelliğe,
Tarihiyle tanışamayanlar, yaşadıkları günü de tanıyamazlar ve geleceği göremezler. Tarih, geleceğin projektörüdür. Tarih, gelecek nesillerin yaşlı ve tecrübeli öğütçüsüdür. Tarihin öğüdüne kulak vermeyenler, yaşadıkları musibetlerden öğüt alıyorlar ve kendileri başkalarına ibret oluyorlar... Geçmişin ibret dolu hikâyeleri, Kur'an'da ve hadislerde de önemli bir yer tutmaktadır.
Abdullah bin Kesir anlatıyor. Ömer bin Abdülaziz'e: "Seni Allah yoluna dönmeye sevk eden ilk şey nedir?" diye sordum. O da şu cevabı verdi: "Bir kölemi dövmek istedim, ama o bana şöyle dedi: Sabahı kıyamet olacak bir geceyi hatırla."
Ölümü, Kıyameti hatırlayan bir insan, elbette hesabını veremeyeceği bir işi yapmaz. Onun için Peygamberimiz (sav): "Ağız tadını bozan ölümü çok sık anınız." "buyuruyor.
Yol var; sonunda cenneti bulur yolcuları. Yol var ; cehennem de gözlerini açar gidenleri ...
Sayfa 28Kitabı okudu